Dul Komşumuza Jigololuk Hizmetim!

No Comments

Dul Komşumuza Jigololuk Hizmetim!

S?lamlar, ?iz? anlatacağım hikay? Li??d?n b?ri d?vam ?tm?kt?. Adım D?mir, yaşıtlarıma gör? h?? uzun boylu v? kalı?lı oldum. 1.92 boyunda, ba?k?tbol oynayan bir g?ncim. Yakışıklı ?ayılabilc?k bir ti?im var, kızlarla da aram gay?t iyi. Öz?llikl?d? Li??nin ilk yıllarında oldukça ça?kın bir ?rg?n oldum, ?in?mada ??vgilil?riml? hayvanlar gibi yiyişi? ö?üşm?miz? rağm?n, kızlar daha il?ri gitm?dil?r. B?n d? hiçbirini zorlamadım.

Ü?t katımızda, orta yaşlı, taş gibi kalçaları olan, g?rç?kt?n h?r ?rk?ğin başını döndür?bil?c?k bir dul yaşıyordu, i?mi Nurhan. Nurhan abla 40 yaşlarında olma?ına rağm?n, vücudu g?rç?kt?n ?tkil?yiciydi. B?n d? ?tkil?niyordum tabiki, ama a?la ?aygı?ızlık ?tmiyordum, zar zor ol?ada o göğü?l?rind?n v? kalçalarından bakışlarımı alıyordum. Tam bir S?xy Matur? yani. Bir yaz günü, Nurhan ablayla mark?tt? karşılaştık, alışv?riş ya?mıştı. Ev? kadar ?oş?tl?ri taşıma?ına yardım ?ttim, ka?ı?ının önünd? bıraktım. Elim? biraz ?ara ?ıkıştırı?, yanaklarımı ö?tü v? t?ş?kkür ?tti. Sonra alt kata, ?vimiz? indim. Zili çaldım, ann?ml?r ?vd? yoktu. Na?ıl da ?ıkışmıştım, ama anahtarım yoktu v? ann?ml?ri b?kl?y?c?k hald? d? d?ğildim. Nurhan ablaya çıktım, durumu anlattım, WC’yi kullanmak için mü?ad? i?t?dim. B?ni iç?ri buyur ?tti. K?ndi?i d? duşa girm?k için hazırlanıyormuş, banyodaki WC’yi kullanabil?c?ğimi ?öyl?di

Banyoya gir?r girm?z gözüm? ilk çar?an, duşakabinin h?m?n yanında duran çamaşır makin??inin üz?rind?ki dant?lli kırmızı Tanga-Süty?n takımıydı. İş?rk?n tanga?ını ?lim? alı? bakmaya başlamıştım. Nurhan ablayı o iç çamaşırlarıyla düşününc?, b?nim ufaklıkta har?k?tl?nm? olmuştu. N?y?? b?n işimi hall?di? çıktım banyodan. Nurhan ablaya ???l?n?r?k t?ş?kkür ?ttim v? gitm?k için dış ka?ıya yön?ldim. Nurhan Abla iç?rd?n g?ldi, “İ?t?r??n ann?nl?r g?l?n? kadar ?alonda b?kl?, ka?ıda kalma.” d?di. B?n rahat?ız ?tm?k i?t?m?diğimi ?öyl?y?r?k çıkmak için ı?rar ?t??md?, “Hadi ama utanma, g?ç iç?riy?!” diy?r?k b?ni ?alona bildiğiniz ?ürükl?di. B?nd? fazla karşı koymadım, oturdum kan???y?. Nurhan Abla mutfağa gidi? çay koydu. “Nurhan abla b?n ??ni m?şgul ?tm?y?yim, işin var?a ya?, b?n gid?yim.” d?dim. “Aaa n?r?y?? Bak çay da koydum, k?ndi ?vinmiş gibi otur. B?n duşa gir?c?m zat?n, 10-15 dakikaya çıkarım.” d?di. “Tamam Nurhan abla.”d?dim, ama n?d?n?? çok utanıyordum. Bana T?l?vizyonu da açtı v? o güz?l kalçalarını kıvırta kıvırta banyoya girdi.

O duştayk?n b?n T?l?vizyon ??yr?ttim. Arada bir bizim ?vi arıyordum, ann?m g?ldi mi diy?. N?y?? 15-20 dakika ?onra Nurhan Abla duştan çıktı, ??mb? bornozu içind? tam bir ??k? tanrıça?ı gibiydi. “Yaa D?mir, hava çok ?ıcak, yanında bornozla otur?am olur mu, ??nin için ?akınca?ı var mı?” diy? ?ordu. “Tabi otur abla, bura?ı ??nin ?vin, b?n artık gid?yim…” d?dim. A?lında aklımdan bin türlü ş?ytanlıklar g?çiyordu, ama ?onuçta b?nd?n kaç yaş büyüktü. “Yok tatlım ?açmalama, otur, bornozumdan rahat?ız olduy?an üz?rimi giyin?bilirim.” d?di. “Yok Nurhan abla, n? rahat?ızlığı…” d?dim. “P?ki!” d?yi? g?çti karşıma oturdu. B?n kaçamak bakışlarla, bornozundan kı?m?n görün?n bacaklarına v? göğü?l?rin? bakıyordum, dayanamıyordum çünkü. Yarağım kazık gibi olmuştu v? ?atlamak üz?r?ydi. Ş?ytan diyordu ki, çıkar ü?tünd?n bornozunu, şuracıkta bağırta bağırta b?c?r. Saldırmamak için zor tutuyordum k?ndimi

Muhabb?t ?tm?y? başladık, okul falan filan d?rk?n konu kızlara v? kızlarla ilişkil?rim? g?ldi. Biraz muhabb?t ?ttikt?n ?onra b?n artık rahat bırakmıştım k?ndimi, n? var n? yok anlatıyordum. Nurhan abla, “D?mir biliyor mu?un, yanlızlık çok zor…” diy? konuşmaya başlayınca, b?n anlamıştım artık olayın n?r?y? gid?c?ğini. B?nd? hafift?n yavşamaya başladım, “Anlıyorum Nurhan abla, ü?t?lik dul?un, yalnızlık ??nin için çok daha zor olmalı…” d?diğimd? artık ok yaydan çıkmıştı r??m?n. Nurhan abla, “Ahhh ah, onu g?l bana ?or!” diy?r?k d?rin bir n?f?? aldı, bacak bacak ü?tün? attı. Bornozu ka?ıklarına kadar ?ıyrılmıştı, b?nim baldırlarına baktığımı fark?ttiği hald? bornozunu örtm?mişti. B?n artık iyic? k?ndimd?n g?çtim v? acaba biraz daha fazla?ını gör?bilirmiyim diy? umutlanıyordum

Çayları doldurmak için hafifç? ön? ?ğildiğind? göğü?l?ri n?rd?y?? tamam?n görün?c?kti. Bakışlarımın göğü?l?rin? odaklandığını fark?di?, “Bak D?mir, bir dul kadın için ?n zor ş?y ?rk?k?izliktir. Anlıyormu?un? S?ninl? açık konuşmamı i?t?r mi?in?” d?di. B?n ?ad?c? kafamı ?allayabildim. “Bak hayatım, ?rg?nlikt? olduğunu biliyorum. Bu dön?mind? n? kadar azgın olduğunu da biliyorum. Bu kadar yür?kli bir ş?kild? ?öyl?m?min n?d?ni, n? kadar zor durumda olduğumu anlaman için. İ?t?r??n burdan çıkı? gid?bilir?in, ama lütf?n burda konuştuklarımız burda kal?ın. B?n cin??l arzularımı tatmin ?d?c?k bir ?rk?k arıyorum. Eminim ??n d? kızlar hakkında böyl? düşünüyor?un. Eğ?r i?t?r??n birbirimizi tatmin ?d?biliriz. Burada olan burada kalır, ??n yin? kızlarla çıkmana d?vam ?d?r?in! Y?t?rinc? açık konuştum mu?” d?di.

Bu kadar açık ?özlü olma?ı o kadar şaşırttı ki b?ni, r??m?n şoktaydım, ?ll?rim ayaklarım titriyordu h?y?candan, “Nurhan abla d?liriyorum ??nin için!” diy?bildim ?ad?c?. “Bunu bildiğim için öz?llikl? bu ş?kild? açık ?özlü konuşuyorum. Hiçbir ş?y için zorlamıyorum ??ni, ?ad?c? aradığım b?nim cin??l arzularımı tatmin ?d?bil?c?k bir ?rk?k. Bunu bir Jigolo il? d? ya?abilirim, ama anla işt?, güv?n m???l??i çok ön?mli. H?m Jigoloya v?r?c?ğim ?arayı ?ana v?ririm! Anlaştık mı yakışıklım?” d?di. B?n a?ışı? kalmıştım, hiçbir ş?y diy?miyordum, ?ad?c? kafamı ?alladım. Ayağa kalktı, önüm? dikili? bornozunun kuşağını açtı. “Na?ıl, b?ğ?ndin mi?” diy? ?orma?ıyla, b?nim o kıl?ız amına ?limi atmam bir oldu. “Bundan ?onra bu ?ll?diğin am h?? ??nin, n?zaman i?t?r??n g?li? ?ik?bilir?in!” d?di. Ayağa kalkı?, bir ?limi d? göğü?l?rin? atarak dudaklarına ya?ıştım, ö?üşm?y? başladık. Ö?üş?r?k yatakoda?ına doğru gidiyorduk.

Yatağa uzandık, ?lim amında, dudaklarını ö?m?y? d?vam ?diyordum. Yavaş yavaş boynunu ?mm?y? başladığımda, amı vıcık vıcık ?ulanmıştı. Kulağının arka?ını ö?ü? yalamaya başlayınca amının ?uları iyic? artmıştı. Diğ?r ?lim tüm vücudunu g?ziyordu. B?n d? çırılçı?lak ?oyundum. Artık tamam?n ü?tünd?ydim. Diliml? yavaş yavaş göğü?l?rin? doğru inm?y? başladım, göğü?l?rinin ??rtl?şmiş uçlarını ?miyor, ı?ırıyordum. H?r ı?ırışımda ka?ılıyor, z?vkt?n gözl?ri kayıyordu. Hiç konuşmuyorduk, ?ad?c? Nurhan ablanın inl?m?l?ri duyuluyordu. Bir ?armağımı amına ?oktum, amını ?armaklark?n göğü?l?rini ?miyordum. Göb?ğini d? yalayarak artık amına indim. Amına g?linc? artık kayb?ttim k?ndimi, dilimi dudaklarının ara?ında dolaştırıyordum, dil darb?l?ri atıyordum. Nurhan abla z?vkt?n çıdırmış gibi başını bir ?ağa bir ?ola atıyordu. Gözl?rinin için? bakarak ya?ıyordum bunu, gözl?ri kaymıştı. Arada bir amından ?armağımı çıkarı?, amını k?şf?tm?y? çalışıyordum. Amının ü?t kı?mını okşuyor, klitori?ini ağzıma alı? ?miyordum. Bu onu kı?a ?ür?d? orgazm ?di? boşaltmıştı. Amından akan ?uları yalayı? yutuyordum, gari? bir tadı vardı.

Nurhan abla d?lirmiş gibi hırlayarak doğruldu v? b?ni yatağa ?ırtü?tü yatırı? yarağıma ?arıldı. Sikimin ucundaki ?ıvıyı yayarak, yarağımı ağzına aldı. Öyl? bir yalıyordu ki, “Çok özl?mişimmmm” diy?r?k yarağıma bildiğiniz ?aldırıyordu. Arada bir çıkarı? ?ıvazlıyordu. Gözl?rimin için? baka baka yaladıkça b?n d? k?ndimd?n g?çiyordum. Taşaklarımı okşark?n ağzıyla ?ikimd? il?ri g?ri ya?ıyordu. B?n artık biran önc? amını ?ikm?k için ?abır?ızlanıyordum. Nurhan abla bu i?t?ğimi anlamış olcak ki, h?m?n yatağa ?ırtü?tü uzandı, bacaklarını k?ndin? doğru ç?kti v? “Hadi!” d?di. Amı kabak gibi ortadaydı. Yarağımı tuttum, amının girişin? doğru hizaladım v? ?ürtm?y? başladım. Nurhan ablanın, “Sokk ?rk?ğim, koy amıma ?ikicim, doyur b?ni!” laflarını duydukça müthiş tahrik oluyordum. Birazcık daha yalvarma?ını i?tiyordum, yarağımı ?okmadan amının dudakları ara?ında ?ürtüyordum. O da, “Sokkk! Sok hadi!” diy? bağırıyordu.

Bird?n yükl?ndim v? dibin? kadar kökl?dim. Kökl?m?ml? birlikt? çığlık atma?ı bir oldu. Yıllardır tanıdığım Nurhan abla gitmiş, y?rin? r??m?n azgın bir fahiş? g?lmiş gibiydi. Hızlı hızlı ?oku? çıkarmaya başladım, bir ?liml? göğ?ünü yoğururk?n, diğ?r ?liml? d? boğazını tutuyordum. “Hızlı ?ik! Hızlı! Hızlı!” diy? bağırışlarıyla birlikt? ikinci orgazmını yaşıyordu. Ama bu ??f?r boşalırk?n f?lak?t titriyor v? altımda kurbanlık koyun gibi kıvranıyordu. Bir an t?laşlandım, üz?rind?n ç?kildim v? ?ar?ıntıları g?ç?n? kadar b?kl?dim. Nurhan ablanın ?ar?ıntıları bittiğind? yığıldı kaldı artık. B?n daha boşalmamıştım v? boşalmak i?tiyordum. Nurhan abla ?akinl?şinc? yan döndü v? b?ni arka?ına ç?kti, kaşık ?ozi?yonuna g?çtik. Arkadan t?krar o kıl?ız ş?ftali?in? gömdüm yarağımı. Kulağının arka?ına dil darb?l?ri atark?n, ?ll?riml? d? göğü?l?rini yoğuruyordum. Hızlı hızlı ?om?alamaya başladım t?krar, durmuyordum, d?lirmiş gibi ?ikiyordum Nurhan ablayı. En ?onunda artık dayanamadım, amının d?rinlikl?rin? bıraktım döll?rimi.

İkimiz d? yorulmuştuk, arka?ından ?arılmıştım v? har?k?t?iz yatıyorduk. Döll?rim Nurhan ablanın amından çıkıyordu yavaş yavaş v? taşaklarıma akıyordu. Sikim amında küçülü? çıkınca Nurhan abla döndü v? dudaklarımdan ö?tü, “Harikaydın aşkım! Sana bir ?ü?rizim daha var, ama n? biraz dinl?n?lim.” d?di. “Tamam!” d?dim. Üz?rin? ?abahlık gibi birş?y giydi, b?n d? külodumu giyi? ?alona gittik. Sigara?ını aldı bir tan? yaktı v? “S?n içiyor mu?un?” d?di. “Ev?t içiyorum!” d?dim, bir ?igara da b?n yaktım. Sigaralarımızı iç?rk?n, ?ll?ri vücudumdaydı, h?r y?rimi okşuyordu. Sü?rizini m?rak ?diyordum, fakat n? olduğunu ?ormadım. Sigaralarımız bittikt?n ?onra yarı kalkık ?ikim? yumularak ?mm?y? başladı. Yarağımın t?krar kazık gibi dik?lm??i uzun ?ürm?di.

Bir ?ür? ö?üştükt?n ?onra, “Sür?rizimi m?rak ?diyor?un d?ğil mi!” diy?r?k önüm? domaldı v? “Götümü ?ikm?k i?t?rmi?in ?rk?ğim?” d?di. Domalık vaziy?tt?yk?n o götünün güz?lliğini görünc? dayanmadım, “İ?t?m?zmiyim!” diy?r?k yumuldum götün?. Göt d?liğini yalıyordum, h?md? hiç iğr?nm?d?n. Farklı bir duyguydu, am yalamaktan daha farklıydı. Nurhan abla bu??f?r daha farklı inliyordu. Nurhan ablaya, “İlk mi?” diy? ?ordum. “Hayır, rahat ol, gött?n y?m?y? alışığım b?n!” diy? c?va? alınca, ?ikimi bolca tükürükl?yi? yavaşça götünün d?liğin? dayadım v? ittirm?y? başladım. G?rç?kt?nd? h?m?n almıştı için?. Sikimi götün? iyic? kanırtı? içind? biraz b?kl?dikt?n ?onra, il?ri g?ri ya?maya başladım. İlk t?crüb?m olma?ına rağm?n, oldukça iyi gidiyordum. Anladığım kadarıyla Nurhan abla da b?nd?n çok m?mnundu. Kalçalarına şa?lak atarak, hızlıca ?ikiyordum götünü. Arada bir t?m?omu d?ğiştiriyor yavaşlıyordum, ?onra t?krar hızlanıyordum.

Nurhan abla da ?lini amına atmış, amını ?armaklıyordu. Götü bana daha çok z?vk v?rmişti n?d?n??. Amından daha dar olduğundan ol?a g?r?k daha götünü ?ikm?k çok z?vk v?riyordu. Kalçalarına şa?lak ata ata, 10-15 dakika daha götünü ?iktikt?n ?onra boşalmak üz?r?ydim. Sikimi çıkarı? b?lin? v? ?ırtına fışkırarak boşalmaya başladım. Ama na?ıl boşalıyordum, böğürüyordum r??m?n. Nurhan abla h?m?n döndü, “Sür?rizim hoşuna gitti mi ?rk?ğim?” diy?r?k ucundan hal?n döl g?l?n ?ikimi ağzına aldı, iştahla yalıyordu. “Bitirdin b?ni Nurhan abla!” diy? inliyordum. Sikim ağzında iyic? indikt?n ?onra, yatağa yığıldım. Nurhan kalkı? duşa girdi, b?n uzanmış ?igara içiyordum. Duşunu alı? bornozuyla g?ldi yanıma yattı. Dudaklarımı ö?ü? b?ni duşa gönd?rdi. B?n d? duşumu ya?tım, b?limd? havluyla g?ldim. Dudaklarına bir ö?ücük konduru? yanına yattım. B?ni övüyordu

“D?mir, şunu bilm?ni i?tiyorum ki, ??ninl? k??inlikl? duygu?al bir ş?yl?r yaşamamalıyız, birlikt? olduk bitti. Burdan çıkı? gittikt?n ?onra h?rş?y aramızda kalacak. Ancak aramızda kaldığı ?ür?c? t?krar birlikt? olabiliriz!” d?di. “Tamam Nurhan abla!” d?dim. B?n duştayk?n hazırlamış olduğu ?arayı uzatarak, “Lütf?n bunu kabul ?t!” d?di. Almak i?t?m?dim, “Nurhan abla, g?rç?kt?n bugün hayatımın ?n güz?l gününü g?çirttin bana, ama bu ?arayı kabul ?tm?k i?t?miyorum, b?n Jigolo d?ğilim!”” d?diy??md? ı?rar ?tm?y? d?vam ?diyordu. En ?onunda ı?rarlarına dayanmadım, aldım ?arayı. Ü?tümü giyini?, ?v? indim. Ann?m çoktan g?lmiş, bana h??a? ?oruyordu. Arkadaşlarla dışarda olduğumuzu ?öyl?dim, odama girdim h?m?n. Yatağa uzanmış, az önc? Nurhan ablayla ?ikişm?mizi v? aldığım ?arayı düşünüyordum.

Nurhan ablayla haftada bir ?ikişm?y? başladık, h?r birlikt? oluşumuzda bana ?ara v?riyordu. R??m?n Jigolo?u olmuştum kadının, ama halimd?n oldukça m?mnundum. Gidiyorum i?t?diğim gibi ?ikiyorum Nurhan ablayı, ?onra aldığım ?arayı kızlarla yiyordum. Açıkça?ı h?rk??? bu şan? vurmaz, ama şan? bana güldü v? iyi d?ğ?rl?niriyorum :))

Categories: Uncategorized

Muhtesem komsularim 2

No Comments

Muhtesem komsularim 2

O gunu oylece yarim saat falan birlikde uzanip bitirdik.ben eve geri dondum.o zamanlar tabi whatsapp falan cok meshur olmasada caninda benimde whatsappimiz vardi.aksam oylece yatagimda uzanirken birden mjs geldi.telefonu acdim.msj yazan candi.naber falan biraz konustuk.bugun nasildi diye sordum.cok guzeldi.hep yapalim dedi.yapicaz zaten dedim bende.
Can: o zaman yarin yine gel
Ben: annen rahatsiz olur her gun her gun.2 3 gun sonar yapalim.
Can: hayir ya olmaz, ders calisicaz diycem.zaten evde olmuycak annem.
Ben:nerde olucak?annen nereye gidip geliyo senin?
Can:kafede calisiyo.oraya gidiyo.
Ben:hmmm tamam o zaman yarin sizdeyim.
Anlastik oylece.cok uykum vardi uyumak isdiyodum.candan son olarak bi foto geldi.gotunu cekip atmisdi.dayanamadim gidip fotoya bakarak 31cekdim.ve uyudum.sabah beni cok guzel bir gun bekliyodu.sabah oldu.gozlerimi acar acmaz telefona sarildim.candan msj gelmisdi.saat 11de bizde ol diyodu.saat 10du.kalkdim yemek falan yiyip gitdim canlara.cok heyecanliydim.kapi acikdi.acdim kapiyi.iceri girdim.ben geldim dedim.ses yoktu.birdaha bagirdim.can icerden buraya gel dedi.yavas yavas gitdim canin odasina doru.kapiyi ortmusdu.acdim kapiyi yavas yavas ve gozlerime inanamiyordum.o ne manzaraydi oyle.can annesinin beyaz donunu giyinmis ve yataga uzanip gotunu biraz domaltmisdi yukariya.hadi gel canim.seni bekliyorum dedi.yaklasdim yanina ve elimi atdim gotune.sktim gotunu.offf canim cok guzel gotun var, cok guzel giyinmissin dedim.senin icin giyindim canim dedi.bu benim sikime surtduyum dondu.cok uzatmadan soyundum ve ciktim yataga.canin arkasina gecdim.sikimi yavas yavas surtmeye basladim beyaz donun usdunden.muhtesemdi.yavas yavas surtdum ve birden tam ortasina basdirdim sikimi.ahhhh diye inlemeye basladi can.don bakalim dedim bana.doner donmez yumuldum dudaklarina.guzelce yalasdik.heryerini emdim.uzandim yataga sirtusdu.hadi sira sende dedim.basladi boynumu falan yalamaga.cok guzeldi.yavas yavas basladi sikime doru inmeye.indi ve once tasaklarimi tutarak aldi agzina.gercekten cok istahla ve muhtesem yaliyordu.2 3dakika tasaklarimi yaladi ve sikimi aldi agzina.tasaklarim canin elinde, sikimde agzindaydi.hayallerimi gerceklesdiriyordum.yok boyle bir zevk.inliyordum.offffff hadi yala diye bagiriyordum.birden geliyorum diye bagirdim.can hemen kendi boxerini tutdu sikimin onune ve onun uzerine bosaldim.temizledi sikimi.hadi yap dayanamiyorum artik dedi.tamam dedim.tam domaldi onumde ve basladim once got yanaklarini yalamaya.birden icerden ses geldi.qaliba canin annesi gelmisdi.neyseki kapiyi kapatmisdik.hemen toparlandik ve cok uzulmusdu can.canin annesi geldi.naber falan dedi gecdi odasina.usdunu deyisdi ve geldi.cok guzel ve seksi gorunuyordu.sikim haraketlenmisdi yine.annesi cana birden ‘ben aksam evde olmuycam.isde kalmam lazim’ dedi.
Can: neden? Baskasi kalamazmi?ben napicam evde?
Aysel teyze:hakan yaninda iste.oda seninle kalir.demi hakan?kala bilirmisin?
Ben:tabiki kalirim.seve seve.
Can bu olaya biraz bozulmusdu annesi gece eve gelmiycek diye ama bi tarafdanda seviniyordu benimle yalniz kalicagi icin.neyse aksam oldu gitdi canin annesi.ben evdeydim.yemke falan yedim annemlere olayi anlatdim.tamam dediler.gecdim canlara.canin annesi gitmisdi ve can boxeriyle dolusuyordu evde.beni gordu ve atladi usdume.opustuk.yalasdik biraz.gotunu avuclayip sktim biraz.
Ben: seni ozledim.sabah yarim kaldi. O guzel gotunu sikmek isdiyorum.
Can: sana bir surprizim var.
Ben: off neymis o surpriz?
Beni goturdu banyoya ve iste.can kuveyti doldurmusdu.bunu bizim icin doldurdum dedi.sevincden ucuyordum.zaman kaybetmeden baslamak isdiyordum.can boxerini cikardi ve girdi banyoya.hadi gel dedi.bi guzel kopurdu suyu.bende soyunup gitdim yanina.girdik suya birlikdde.herzamanki gibi sevistik yine.sikimi verdim agzina.bi guzel yalatdim.hadi domal.sikmek isdiyorum artik seni.cok kopuklu suyun icinden bembeyaz kilsiz gotunu cikardi diasri.cok guzel domalmisdi.sikimi yavas yavas basdirdim gotune.ahhhhh diye bagimaga basladi can.kafasi girmiyordu.zorlandim ama birden sokdum kafasini.basdirdim birazda.yavas yavas gitgele basladim.artik sikiyordum.bir guzel sikdim cani.cok guzeldi.cok guzel gotu vardi.cikardim sikimi ve yere doru bir guzel bosaldim.biraz kaldik oyle.yine isdiyormusun diye sordum cana.birazdan yapariz dedi.tamam dedim ve ciktik.ama sikim inmiyordu can oyle karsimda ciplak gezdikce.gece saat2e geliyordu. Oturup canla birlikde porno izliyorduk.ben su ocmeye gitdim.geri donduyumde can guzel bi porno acmisdi.ama sonradan anne ogul seksi oldugunu gordum.anne pornolarinimi beyeniyorsun diye sordum.bilmem qaliba oyle dedi.hep izlerim.
Ben: hmmmm seninde anne guzel bi kadin neden olmasin dedim sakayla
Can:haha ola bilir ama cok zor.
Ben: olmasini isdermiydin?sikmek isdermiydin anneni dedim.
Can: evet dedi.cok isderim hemde.
Soktaydim ben. Ama benimle yatmaz.henuz kucuyum dedi.
Ben:benimle yatarmi peki ? dedim.
Can: bilmem.sen isdermiydin onunla sikismek?
Ben: seey bilmem… diye tereddut etdim.
Can: isdediyin biliyorum.annemin donunu sikine surtduyunu gorduyumde anlamisdim.
Ben: evet isdiyorum.cok seksi annen.
Birden can cep telefonunu cikardi ve bana fotolar gosderdi.soktaydim.annesinin ciplak fotolarini gosderiyordu bana.domalmis pozisyonlarda falan.sikim cok sertlesmisdi.
Ben: bunlari nesil cekdin dedim.
Can: normal.annem benim yanimda donuyla gezer.ama domaldigi fotolari onun telefonunfan indirdim.
Telefonu aldim canine linden ve atdim kenara.hadi baslayalim dedim.bu sefer anneni dusunerek yapicam dedim.tamam dedi.itiraz etmedi.ve cok guzel sikistik.sabaha karsi uyuduk.sabah canin annesi gelmisdi ve bizde canin annesinin yataginda ciplak halde uzanmisdik.annesi kapiyi acdi ve bizi oylece gordu…

Arkadaslar gerisini isderseniz yazicam eger isderseniz… Tesekkurler.hatalarimdan otre ozur dilerim ?

Categories: Uncategorized

KACAMAK

No Comments

KACAMAK
MERHABA BEN ASLEN GİRESUNLUYUM AMA İZMİRDE YAŞIYORUM. BAŞIMDAN GEÇEN BİR OLAYI ANLATMAK İSTİYORUM,ÇALIŞTIĞIM FİRMADA 3 YILDAN BERİ ÇALIŞIYORUM VE PATRONUMLA ARAM İYİ SALI GÜNÜYDÜ GALİBA AMA TAM OLARAK HATIRLAMIYORUM AMA BENİ TEK YAŞADIĞIMI ARKADAŞLARIM BİLİYORDU PATRONUM BENİ EVİNE YEMEĞE ÇAĞIRDI VE ONLARA GİTTİK YAŞI 65
EŞİDE 56 YAŞINDA NEYSE YEMEĞİMİZİ YEDİK VE BİRLİKTE RAKI KOYDU OLMAZ DEDİYSEMDE PATRON NE DERSE O OLUR 🙂 BENDE İÇMEYE BAŞLADIM SAAT 23:00 CİVARI BEN GİTMEM GEREK DEDİM BİRAZ DAHA KAL DEDİ BENDE ŞAKA OLSUN DİYE İSTERSEN KALİM DEDİM ODA CİDDİYE ALDI KALABİLİRSİN DEDİ YATAĞIMI HAZIRLADILAR BEN UYUMAYA GİTTİM PATRON SIZDI KALDI BEN ÇAKIR KEYFİYDİM YATARKEN EŞİ YANIMA GELDİ BİŞEYE İHTİYACIN VARMI DİYE SORDU BENDE YOK DEDİM IŞIĞI KAPATI VE BANA SESİNİ ÇIKARMA DEDİ VE YANIMA GİRDİ KULAĞIMA BENİ İSTİYORMUSUN DEDİ ŞAŞIRDIM KALDIM SARHOŞLUĞUM GİTTİ WALLA CVP VEREMEDİM.SONRA BANA BENİ YALA DEDİ BENDE SEVİŞMEYE BAŞLADIM VE ODA BENİMKİNİ AĞZINA ALDI SAAT 4:00 GİBİYDİ BENİMKİNİN ÜSTÜNE OTURDU VE BÖYLE BİŞEY OLMAZ DARACIKTI VE SICACIK BAYA BİRLİKTELİK YAŞADIM AMA BENİ GERÇEKTEN MEMNUN EDEN BUYDU DAHA SONRADA GİTTİM AMA BİŞEY OLMADI İSTEMEDİ GECE UYURKEN ONU HAYAL EDİYORUM İTİRAF EDİYORUM BEN ONU İSTİYORUM BENİ MUTLU ETTİ

Categories: Uncategorized

Sex için doğmuşum…

No Comments

Sex için doğmuşum…
Üniversitede ilk sene yurtta kaldıktan sonra, üç kız arkadaş birlikte eve çıkmaya karar vermiştik. Üçümüz de çok sosyal tiplerdik. Eğlenmeyi çok severdik ve yurt hayatı bizim gibi kızlar için hiç uygun değildi. Nitekim eve taşınmamızın üzerinden çok uzun süre geçmeden, tüm kampüsün imrendiği bir grup olup çıkmıştık. Nihan matematik öğretmenliği, Duygu makine mühendisliği, ben de mimarlık okuyordum. Bölümlerimizin birbirinden bu kadar alakasız olması, hatta farklı farklı şehirlerden geliyor olmamız çok iyi anlaşmamıza engel olmuyordu.

Üçümüz de insanların dönüp dönüp tekrar baktığı, orantılı fiziklere sahibiz. Fazla tevazuya gerek yok, güzel olduğumuz da bir gerçek. Nihan, saç boyası teknolojisinin eseri de olsa, nefis bir kızıldır. Duygu da aslında çok tatlı bir kumralken, kendini seksi bir sarışına çevirmeyi başarmış bir afettir. Bense zaman zaman çılgınlıklar yapıp, ara ara maviler, morlar ya da pembeler karıştırsam da, genelde doğal saç rengim koyu kahveden şaşmamayı tercih ederim. Tenim, Akdeniz kızı olmanın getirdiği ölçüde ışıltılı bir Bronzluktadır…

Güzelliğimin farkına varmaya başladığım zamanlardan beri her yerde erkeklerin dikkatini çekiyor olmak hep hoşuma gitmiştir. Bu sebeple cinsellikle tanışmam da daha 16 yaşımda özel matematik dersi aldığım hocamla olmuştu. Kızlığımı bozup beni sekse alıştırdığı o dönemde öyle bir hale gelmiştim ki, soru çözmem için beni seksle motive eder olmuştu. Parmakları amımı okşarken soru çözmemi ister, soruyu yanlış çözdüğüm anda elini amımdan çeker, beni azmış ve orgazm için yalvarır halde bırakıp, bir sonraki soruyu doğru çözene kadar karşımda sikini sıvazlardı. Kendimi ona siktirebilmenin yolunun sınavlarda yüksek puanlar almak olduğunu bildiğimden, tam konsantrasyon dersime çalışır, en yüksek puanları alırdım. Neyseki mükafatlarım harcadığım çabaya değerdi…

Evde kızlarla her şey mükemmel gidiyordu. Üçümüzün de erkek arkadaşları vardı ve onlar da yakın arkadaş olduklarından, hiçbir sıkıntı olmadan yaşıyorduk. Evimizin geniş olması ve herbirimizin bir odası olması nedeniyle, sevgililerimiz de neredeyse bize taşınmış gibiydi. Arada sırada evlerine gider olmuşlardı. O zamanki sevgilim Onur’la seks konusunda hiçbir sorun yaşamıyorduk. Bana tapıyor, beni istediğim gibi tatmin etmek için çırpınıyor, ben orgazm olduktan sonra da inleyerek boşalıyor ve bana aşık olduğunu, asla bırakmayacağını söylüyordu…

Zaman zaman gecenin bir yarısında kızlardan birinin odasından gelen inlemelerle uyanır, kulak kesilir, bu seslerle azar ve Onur daha uykudayken sikini emerek kaldırırdım. Kasıklarındaki ağrıyla uyandığında, üzerine çıkar, o daha uyku sersemiyken kendimi siktirmeye başlardım. Bu Onur’un o kadar hoşuna giderdi ki, çılgına dönerdi. Benim onları duyduğum gibi, onların da bizi duyabileceği ihtimali beni öyle heyecanlandırırdı ki, inlemelerimi iyice arttırır, Onur’u da bağırtana kadar kaptırırdım kendimi sekse. Çoğu zaman ağzına mememi alarak haykırışını bastırmaya çalışıp, o şekilde içime boşalırdı. Sekste sınırlarım olmasa da, hiç yapmadığım ama beni çok tahrik eden bazı şeyler vardı. İzlenmek, ya da izlemek de bunlardan biriydi.

Bir gün okulda bir dersin iptal olmasıyla, sonraki dersi de asıp eve gitmeye karar verdim. Aslında okul çıkışı için sevgilim Onur, Duygu ve Duygu’nun sevgilisiyle planlarımız vardı. Ama Onur’u hocası dersle ilgili bir konuda yardım etmesi için çağırınca, plan iptal olmuştu. Ben de Duygu’yla sevgilisine ayak bağı olmak istememiştim. Niyetim eve gidip, uzanıp, bir film izlemekti. Evde kimse olmayacağını düşünüyordum, çünkü Nihan’ın ertesi gün önemli bir sınavı vardı ve geceyi muhtemelen kütüphanede geçirecekti…

Evin sessizliğine bakılacak olursa haklıydım. Zaman zaman yalnız kalmak hoşuma gittiği için, keyifle odama gidip, üzerimdekileri çıkardım. Evde çırılçıplak gezmek için kızların memleketlerine gitmelerini dört gözle beklerdim. Şuanda da yalnız olduğuma göre, banyoya böyle girmemde bir sakınca yoktu. Film izleme fikrinden vazgeçip, doğruca banyoya gidip, küveti sıcak suyla doldurdum. Yasemin kokulu banyo köpüklerinin içine uzandım. Daha sabah duş aldığımdan vücudum temizdi aslında, ama bu keyif paha biçilemezdi. Sıcak suyun içerisinde saçlarımı ıslatmadan uzanıp, tatlı bir uykuya dalmışım…

Gözlerimi açtığımda aradan yarım saat geçtiğini ve suyun hafiften ılımaya başladığını fark ettim. Üzerimde öyle bir ağırlık vardı ki, kalkıp yatağa gitmeye karar verdim. Sudan çıkıp, banyo kapısının arkasına asılı boy aynasında kendimi gördüğümde, görüntümün ne kadar şehvetli olduğunu ben bile görebiliyordum. Sıcak suyun içerisinde yumuşacık olan ve pembeleşen cildim pırıl pırıl parlıyordu. Sudan çıkıp serin havayla buluşunca meme uçlarım dikleşmişti. Amımsa bebek gibi pürüzsüz pembe ve dolgun dudaklarıyla bacaklarımın arasında saklanıyordu.

Üzerimden sular damlayarak banyodan çıkıp, odama doğru giderken, aniden donakaldım. Nihan’ın odasının kapısı ardına kadar açıktı ve içeride gördüğüm manzara beni yerime mıhlamıştı. Nihan’ın sevgilisi Burak ayakta yüzü kapıya doğru dönük vaziyette dikiliyor, Nihan da önünde diz çökmüş, Burak’ın sikini deli gibi yalayıp emiyordu. Burak’ın elleri Nihan’ın saçında, kafasını geriye atmış, gözleri kapalı zevkin tadını çıkartıyordu…

Manzara öylesine erotikti ki, amım anında sulanıp sızlamaya başlamıştı. Burak sanki orada olduğumu hissetmiş gibi birden başını indirip gözlerini açmış ve donup kalmıştı. Gözleri açlıkla bedenimde gezinirken, ben bir milim bile kıpırdayamamıştım. Salondan içeriye vuran akşam güneşi üzerimdeki su damlalarının kristal gibi görünmesine neden oluyordu. İstemsizce bir elim artık neredeyse acı veren amıma gitmişti. Kendimi okşarken gözlerim Burak’ın bakışlarındaydı. Amımı okşayan kendi elim değil de onun gözleriydi sanki…

Diğer elimle göğsümü avuçlarken, parmaklarımı içime kaydırdım. Burak’ın ellerinin Nihan’ın saçlarında yumruk oluşunu izlerken, heyecandan kendimden geçtim adeta. Oradan uzaklaşmam gerektiğini biliyordum, ama bir adım bile atacak durumda değildim. Olduğum yerde kendimi parmaklarken, Burak gözleri amımda, inleyerek boşalmaya başladı. Bu görüntü benim de çözülmemi sağladı ve durduğum yerde titreye titreye orgazm oldum. Ses çıkarmamak için dudaklarımı ısırıyordum. Ama artık gitmem gerekiyordu, Nihan her an ayağa kalkıp beni görebilirdi.

Son sarsıntı da geçerken gözlerimi açıp, Burak’a tekrar baktım. Halen açlıkla bana bakıyordu. Göz gözeyken, amımdan çıkardığım parmaklarımı ağzıma sokup, kendi zevk sularımı yalayıp emdim. Burak gözü dönmüş bir şekilde gözlerinden ateşler çıkarak bana bakarken, ben sessizce odama geçip kapıyı kapattım. Çırılçıplak bir şekilde yatağa girip, uykuma kaldığım yerden devam etmeye karar verdim. Belki de rüyamda aynı hazzı tekrar yaşayabilirdim. Elim amımda uyuyakaldım…

Ama tuhaf bir rüya gördüm. Rüyamda, hiç tanımadığım yakışıklı biriyle Lüx bir restorandaydım ve garsonumuz Burak’tı. Yemeğimizi yedikten sonra, o yakışıklı beni Burak’ın gözleri önünde masaya domaltıp sikmeye başladı. Fakat nedense o yakışıklının kim olduğunu anlamaya çalışırken uyandım. Sevgilim Onur ben uyurken gelmiş, soyunup yatağa girmiş ve bana sarılarak uyumuş. Yarı sert siki arkadan amıma dayanmıştı. Belki başka zaman olsa sikini kaldırıp amıma sokar, kendimi ona siktirirdim, ama aklım halen akşamüzeri yaşananlarda olacaktı ki, içimden gelmedi. Gördüğüm rüyanın etkisiyle olsa gerek acıkmıştım. Yataktan çıkıp, üzerime saten sabahlığımı geçirdim. Mutfağa geçip birşeyler atıştırmak, sonra da yatağa dönmekti niyetim…

Buzdolabının üzerinde Nihan’dan bir not buldum. Duygu’nun haftasonuna kadar gelmeyeceğini, sevgilisiyle birlikte Ankara’ya gittiğini, kendisinin de gece kütüphanede olacağını, ertesi gün sınavdan sonra da teyzesine geçeceğini yazmıştı. (Teyzesi bizimle aynı şehirde oturduğundan arada ziyaretine gider, bir iki gece kalıp dönerdi). Onur’un asistanlığını yaptığı hocayla birlikte seminere gideceğini bildiğinden, yalnız kalmak istemezsem onunla gelebileceğimi, teyzesinin çok sevineceğini yazmıştı.

Zaman zaman yalnız vakit geçirmekten hoşlansam da, gece evde yalnız kalma fikri çok hoşuma gitmiyordu. Nihan’a katılmaya karar verip vermeme işini yarına bırakıp, dolaptan bir muz alarak odaya döndüm. Okuma lambasının ışığını yakıp, bir yandan muzumu yerken, bir yandan da kitabımı okuyordum. Kapının yavaşça açılmasıyla bir an tedirgin oldum ve yerimden sıçradım. Gölgenin içeriye bir adım atıp kim olduğunu göstermesi ve Onur’un uyanarak, “Ne oldu aşkım?” demesi aynı anda oldu.

Burak’ın halen evde olduğunu düşünmediğimden korkmuştum, ama aynı anda kafamda beliren görüntüler yüzünden de sersemlemiştim. Onur’un uyanmasıyla Burak tekrar geri çekilip kapıyı kapatırken, ben, “Hiç. Hiçbir şey olmadı!” diyerek Onur’un dudaklarından öpmeye başladım. Yan gözle de kapıyı kesiyordum, Burak odamdan çıkarken kapıyı tam kapatmamış, hafif aralık bırakmştı. Önce örtüyü üzerimizden atıp, Onur’un sikini kavradım. Onur zevkle inlerken, ben sikini sıvazlayarak, “Neden geldiğinde sokmadın bunu içime, nasıl ıslağım görmedin mi?” diyerek daha da azdırdım onu. Hem onu, hem de Burak’ı. Burak’ın kapı aralığından bizi izlediğini adım gibi biliyordum çünkü…

Bir elimi amıma sokup, sularımla ıslanmış parmaklarımı havaya kaldırdım. “Bak nasıl ıslandım!” diyerek, hem onun, hem de Burak’ın görebileceği şekilde ışığa tuttum. Sonra parmaklarımı ağzıma götürüp yaladıktan sonra, bu sefer onun ağzına soktum. Onur azgınca parmaklarımdaki sularımı emerken, diğer elimle sikini tekrar tekrar sıvazladım. Sonra yavaşça üzerinde kayıp, göğüslerini, karnını ve kasıklarını yalaya yalaya aşağı indim. Ve artık taş gibi olmuş sikini ağzıma aldım. Onur’un koca sikini yalayıp emerken, bir yandan da domalmış vaziyette amımı ve götümü resmen Burak’a seyrettiriyordum…

Sevgilimin sikinin başından zevk suları damladıkça, ben daha bir iştahla emiyor, bir elimle taşaklarını ovarken, diğer elimle alttan kendimi parmaklıyordum. Bütün bunları yaparken izleniyor olmak beni öyle heyecanlandırmıştı ki, amımdan sızan sularım bileğime, oradan da yatağa damlıyor, parmağımın her giriş çıkışında şıpır şıpır ses çıkarıyordu. Onur acı çeker gibi inleyerek, “Yeter, içine girmek istiyorum, devam edersen dayanamayacağım aşkım!” deyip, beni yukarı çekti ve bir hamlede üzerime çıkarak sikini amıma soktu. Dayanacak hali kalmamıştı…

Onur sert darbelerle beni sikerken, ben hafifçe doğrulup kapıya baktığımda, Burak tekrar kapıyı açıp, bir adım atarak ışığa geldi. Sikini eşofmanından çıkarmış sıvazlıyor, nerdeyse morarmaya başlayacak olan siki dev bir canavar gibi elinde gidip geliyordu. Burak’ın sikinin bu kadar mükemmel olabileceği daha önce hiç aklıma gelmemişti. (Onur’un aksine, Burak iriyarı ve kaslı değildi ve daha bebeksi bir yakışıklılığı vardı, belki de bu yüzden). Onur delirmiş gibi amımı sikerken, Burak bir adım daha atma cesareti göstererek, sandalyenin üstüne bıraktığım saten sabahlığımı eline aldı, kokladı. Ben orgazmın ilk sarsıntılarını hissetmeye başladığım sırada, Burak Onurla aynı anda boşalmaya başladı. Onur döllerini içime fışkırtırken, Burak da beyaz sabahlığımı dölleriyle suluyordu. Öylesine tahrik olmuştum ki, orgazmımı durduramıyordum adeta…

Onur sonunda tükenip yarı yarıya üzerime yığıldığında, ben halen tir tir titriyordum. Son bir kuvvet başımı kaldırıp Burak’a baktığımda, dudaklarını oynattı ve ses çıkarmadan (Yarın!) dedi. Başka bir şey söylemesine gerek yoktu. Zaten onun o azmış dimdik sikini gördüğüm anda kendimi ona siktirmeye karar vermiştim. Başımla (Tamam!) işareti yapmamla Burak’ın yüzünde mutlu bir gülümseme belirdi ve sessiz bir öpücük göndererek usulca sıvıştı odadan. Ben de ışığı kapatıp, kendimi yorgunluğa teslim ettim…

Tekrar uyandığımda sabah olmuştu. Onur giyinmiş, saatini koluna takıyordu. Uyandığımı görünce eğilip dudaklarımdan öptü ve “Nihan sana not bırakmış aşkım, kızların ikisi de evde olmayacaklarmış, Nihan onunla birlikte teyzesine gitmeni teklif ediyor. Git istersen aşkım, iki gün ben de yokum, yalnız kalmamış olursun!” dedi. Gece evde yalnız kalmaktan hoşlanmadığımı herkes biliyordu. Ama zaten yalnız kalmayacağım için bu hiç umurumda değildi. Onur’a, bu fırsatı değerlendirip final için hazırlayacağım maket üzerinde biraz ön çalışma yapacağımı, yalnızken daha iyi konsantre olabileceğimi söyledim. Bu bahanem işe yaramış, Onur’u ikna etmiştim. Aynı şekilde Nihan’ı da kandırmam çok kolay olacaktı. Onur çıplaklığımla tekrar tahrik olmaya başlayınca, geç kalmamak için apar topar yanımdan fırlayıp, hızlıca bir öpücük verdikten sonra evden çıktı…

Dün geceki sevişmenin yorgunluğuyla ve halen sabahın körü olması sebebiyle yatakta dönüp, karnımın üzerine uzanarak, tekrar uykuya dalmaya çalıştım. Ama bir süre uykuyla uyanıklık arasında gidip geldikten sonra vazgeçip yataktan çıktım. Çırılçıplak vaziyette mutfağa gittim. Burak’ın gelmesini beklerken yiyecek birşeyler arıyordum. Ekmek kızartma makinesine iki dilim ekmek koyup, çilek reçeli kavanozunu almak için dolabın içine eğilmiştim ki, kapıda bir tıkırtı duydum. Bir an için Burak’tan başka birinin gelmiş olabileceğini düşünüp endişelensem de, “Özgee!” diye seslenen oydu. Yüzümde muzip bir gülümsemeyle doğrulup tezgahın üstüne çıktım ve bacak bacak üstüne attım. Elimdeki çilek reçeli kavanozunun kapağını açıp, bir parmağımı içine daldırdım…

Burak mutfağa girdiği anda beni çırılçıplak vaziyette parmağımdaki çilek reçelini yalarken gördü. Azgınlıkla üzerime doğru gelirken, “Sen beni öldürmek mi istiyorsun orospu? Yetmedi mi işkencelerin? Aylardır seni hayal ederek Nihan’ı siktiğim yetmezmiş gibi, banyodan çırılçıplak çıkıp gözümün önünde kendini parmakladın, o da yetmedi gözümün önünde Onur angutuna siktirdin kendini!” diyerek, bir yandan soyunuyor, bir yandan da her cümlenin arasında duraksayıp, ağzına en yakın vücudumun hangi noktası varsa oramdan öpüyordu. Sonunda çırılçıplak kaldığında, beni kucakladığı gibi tezgahtan indirdi. Minyon yapılı bir kız olmama rağmen beni bu kadar kolay kucaklayabilmesine şaşırmıştım. Neşeyle bir kahkaha atıp, “Ama açım been!” diye bağırdım. Burak amımı avuçlayarak, “Ben de açlıktan ölmek üzereyim, önce sen beni doyur, sonra ben seni doyurmasını bilirim!” dedi ve kucağına alıp odama götürdü…

Deli gibi öpüşerek kendimizi yatağa attık. Onun elleri benim vücudumun her yerinde, benim ellerim de onun vücudunun her yerinde geziniyordu. Siki yine devasa boyutlara ulaşmış, elimin altında nabız gibi atıyordu. Tadına bakmak için ölüyordum adeta. Üzerinde vücudumu kaydırıp sikine ulaşmak istediğimde beni durdurdu ve “Ağzın sikime değdiği anda boşalırım, bu anı çok uzun zamandır bekliyorum, dur lütfen!” dedi. Sesi, aldığı zevkten dolayı kalın ve hırıltılı çıkıyordu. Öyle bir açlıkla bakıyordu ki bana, bu isteğimi daha sonraya bırakmaya karar verdim. Onun yerine üzerine çıkıp, sikini amıma sokmadan üstüne oturuverdim. Öylesine ıslaktım ki, am dudaklarımın arasında ileri geri kaydırırken şapır şapır sesler çıkıyordu…

Hem kendimi, hem onu delirtiyordum. Dişlerini öyle bir kenetlemişti ki, kendisine zarar vermesinden korktum. Birden beni üzerinden indirip yatağa sırtüstü yatırdı ve üzerime çıktı, aşağı doğru kayarak memelerimi yalayıp öpmeye ve emmeye başladı. Bir yandan eli de amımda çalışıyor, beni her taraftan istila ediyordu. Aldığım zevkten inlemeye, adını sayıklamaya başlamıştım ki, ağzı daha aşağı doğru hareketlenmeye başladı. Karnımı yalayıp, kasıklarımdan aşağı inerek amımın üstüne geldi. Amımın dudaklarını ayırmadan içinden sızan am suyumu yaladı. İçime girmesi için deliriyordum artık, ama roller değişmişti şimdi, o beni delirtiyordu…

Am dudaklarımı dokunulmadık yalanmadık yeri kalmayacak şekilde somurdu öptü. Sonunda artık dayanacak gücüm kalmamıştı ki, bacaklarımı sertçe iki yana açarak amımın içini gözler önüne serdi. Bakışlarıyla buluştuğum kısacık anda gözlerinde öyle bir mutluluk gördüm ki, kalbim tekledi resmen. Ağzını amıma dayayıp, dilini deliğime sokmaya, öpüp emmeye başladı. 16 yaşımdan beri erkekler amımın tadına bakmak için ayaklarıma kapanıyorlardı nerdeyse, ama böyle bir açlıkla saldıran ve böylesine zevk veren hiç olmamıştı. Susuzluktan ölmüş gibi yalayıp yutuyordu am sularımı…

Artık dayanabileceğim sınırı çoktan geçmiştim. Bağırarak, adını söyleyerek orgazma ulaştım. Gücüm tükenip, zar zor nefes alacak hale geldiğimde, Burak halen usul usul amımı öpüyor, kokumu içine çekiyordu. Parmak uçlarıyla amımı okşayıp, halen titreyişini seyrediyor, ara ara sanki kendine engel olamıyormuş gibi uzanıp dilinin ucuyla klitorisime dokunuyordu. Manzara öyle erotikti ki, yaşadığım hazzı ona da yaşatma isteğiyle dolup taştım resmen. Saçından tutup çekiştirdim, yukarı gelmesini sağladıktan sonra dudaklarından uzun uzun öptüm. Kendi tadımı onun dudaklarından almak mükemmel bir histi.

Elimi sikine götürüp kavrarken kulağına fısıldadım, “İlkini bana bırak, sonra istediğin kadar çok, istediğin gibi sikebilirsin beni, ama bu sefer bana istediğimi ver!” diye. Dudakları dudaklarımda, ağzımın içine doğru inledi. Aynı anda avucumdaki sikinin başından birkaç damla aktı. Kafamı kaldırıp aşağıya baktığımda, şişmiş ve morarmış başının ucunda parlayan beyaz sıvı ağzımı sulandırdı. Üzerinde kayarak hedefime ulaştım. Şişmiş damarların üzerinde dilimi gezdirerek ucuna ulaştım. Tam ucundaki deliğe dilimle bastırıp koca kafasını ağzımın içine aldığımda, acı bir inleme eşliğinde biraz daha sıvı aktı ucundan. Zevkle hepsini yalayıp yuttum. Sonra daha fazlası için emerken, diğer elimle taşaklarını sıvazladım. Avucumda hissettiğim şişkin topları usulca sıkıştırdım…

Bir elimle sikini kökten uca sıvazlarken, diğeriyle taşaklarını avuçlayıp bırakıyor, parmaklarımı taşaklarının alt kısmındaki hassas deride gezdiriyordum. Ağzım halen sikiyle meşgul, aşağı yukarı inerken, adeta kendi ağzımı beceriyordum. Bir süre sonra nefessiz kaldığımı hissettiğimde, sikini ağzımdan çıkarttım. Yine de ondan uzak kalamıyordum. Yalaya yalaya ve emerek dibine kadar indikten sonra, şişmiş toplarından birini ağzıma aldım. Dişlerimi değdirmeden, dilimle damağım arasında usulca sıkıştırıp emmemle, Burak’ın adeta kükremesi bir oldu. Beni tuttuğu gibi altına alarak, tek hamlede içime girdi. Bir anda kazığa oturtulmuş gibi hissettim. Aynı anda hem muazzam bir zevk, hem de acı hissettim. Burak ise içimde gidip gelirken kesik kesik nefes alıyordu.

Bir dakika bile dolmadan tekrar orgazmın eşiğine gelmiştim. O kadar hızlı ve sert bir şekilde içime girip çıkıyordu ki, zevkten ölmek üzereydim. Ona da aynı zevk ve acı karışımını hissettirebilmek için, siki amımın derinliklerindeyken kaslarımı gererek onu sıkıştırıyor, geri çekilirken sikini adeta sağıyordum. Orgazm sınırını aştığım o anda dişlerimi boynuna geçirmekten kendimi alamadım. Bu hareketimle birlikte o da boşalmasını daha fazla engelleyemedi ve içimi dölleriyle doldurdu. Çok uzun süredir kendisini zaptetmeye çalıştığı için bitmek bilmiyordu. Sonunda nefes nefese üzerime yığıldığında, ikimizin de bir milim kıpırdayacak halimiz kalmamıştı.

10 dakika kadar kıpırdamadan sadece nefeslerimizi düzene sokmaya çalışarak öylece yattık. Sonunda Burak üzerimden hafifçe doğrulup, çenemden tutarak kendisine bakmamı sağladı. Gözlerim yarı yarıya kapalıydı. Bense yorgunluktan ve peşpeşe gelen orgazmların etkisiyle beynimi tam olarak kullanamıyordum. Burak gözlerimin içine bakarak, “Seni artık bırakamam! Asla, ama asla! Ellerimi senden uzak tutmaya çalışmaktan bıktım! Bu zevki tattıktan sonra artık daha azıyla yetinemem! Seni o göt herife de bırakmam artık! Seni zevkten inletecek tek kişi benim, anladın mı beni! Altımda hep böyle zevkle inleyeceksin, söz veriyorum! Aşığım sana, duydun mu beni! Sikimi amına daldırmadan bir gün bile geçirmek istemiyorum, duydun mu beni! Benim olacağını söyle! Hadi söyle!” dedi.

Son gücümle, “Tamam.” diyebildim. Uykunun kollarına kendimi teslim ederken, dudaklarımda dudaklarını hissettim. Ona yalan söylediğimi o anda bile biliyordum, ben seks için doğmuş bir kadındım ve Burak hiçbir zaman hayatımdaki tek erkek olmayacaktı!

[Özge]

Categories: Uncategorized

ensest-4

No Comments

ensest-4
annem azmış…
merhaba adım mert 17 yaşındayım. annem isye 38 yaşında balık etli güzel bir kadındır.anneme hiç cinsellik gibi duygularım yoktu taki o azana kadar.olgun kadınlardan çok hoşlanıyordum ve internette izlediğim olgun kadın pornolarından sonra int. gecmişini silmeyi unutmuş ve diğer oda da uzanmıştım annem pc basına gecip bunlara rastlamış ve bayada bi bakmış.sonra bni çağırdı ne olduğunu sordu bn kızarmıştım annem bişey söylemeden gönderdi bni ve bir süre sonra tekrar çağırdı aralarından en güzelini seçmiş ve açmıştı daha yeni başlıyordu bna babamın artık istediği gibi olmadığını eğer istersem benimle yatacağını söyledi.hiç sesim çıkmıyordu annem bunu evet olarak algılamış olmalıki yavaşça boynumdan tuttu ve öpmeye basladı.çok acemiydim ilk kez yapıyordum bnmki hemen havalandı annem acele etme daha yapacağımız çok şey war dedi ama bn dayanamıyordum.15 20 dk boyunca öylece seviştik.bna vajinamı yalarmısın dedi bnde kabul ettim.çok acemi bir şekilde annemin amını yalıyordum ama bu onn daha çok hoşuna gidiyor olmalıydı çünkü hiç müdahele etmiyordu.daha sonra oda bnmkini ağzına aldı sikim ağzına deger degmez şiddetli biçimde boşaldım ağzına. bu kadar çabukmu dedi bnde ilk olduğunu dayanamadığımı söledim.ozaman sn bir kere daha agzıma boşalda üçüncüde akşama kadar sikersin hç boşalmazsın dedi ve saksoya yeniden başladı.5 10 dk sürmedi tekrar patladım ağzına hııhh tmm dedi işte şimdi akşama kadar rahatça yap dedi.sonra bir süre daha seviştik ve bna artık içine girmemi söyledi bnde dayadım sikimi hafifçe sokmaya çalıştım ama beceremiyordum yüzyüze bakarak yapıyorduk hafifce gülümsedi ve sikimi tutarak yerleştirdi amına amı sıcacıktı ama bn o gün iki kez boşaldığım için sikim hafif ağrıyordu.çok yavaş gidip geliyordum sikimdeki acı yerini zevke bıraksın diye.ve biraz öle devam ettikten sonra bnde hızlanmya başlamıştım belliki annem alışkındı sadece zevkli zevkli nefes alıpveriyor ve gözlerini gözlerimden ayırmıyordu ufacıkta bir tebessüm vardı suratında eellerini ellerimin arasına geçirmiş sımsıkı tutuyor ve gözlerime işleyen bakışları bni deli ediyordu .aradan yarım saat geçti ve hiç pozisyon deişmemiştik hep yüzyüze ve birbirimizin gözlerinin içine bakıyorduk annemdeki gülümseme hiç bitmedi sonuna kadar.ben boşalmak üzere olduğumu söyledim annemde içime boşal ki bende boşalayım dedi ve cıkmama izin vermedi. çok hızlı bir şekilde gelip giderken birden durdum ve boşalıyordum heryanım titriyordu.boşalmam bitmeye yakın annemde gözlerini kapadı ve ohhh diye bir ses çıkararak bni üzerine çekti sikim hala içindeydi belimden sarılarak bni kendine yapıştırdı ve öpüşmeye başladık öpüştükçe bnim sikim içinde yeniden kalktı ve öpüştüğümüz sırada biraz git gelden sonra annem noldu doymadınmı dedi bnde son olsun dedim kabul etti gülümseyerek üstte olmak istediğini söyledi bn uzandım eliyle sikimi doğrulttu ve üzerine oturdu bu dahada hoşuna gitmişti çünkü hiç yorulmuyordum annem üzerimde zıplıyordu biraz sonra iyice oturdu ve kalkmadı ileri geri gidiyordu buda çok hoşuma gitmişti bn henüz boşalmama daha varken aneem birden kalkarak klitorisini okşadı ve boşaldı tekrar oturdu bir iki git gelden sonra yine içine boşaldım annem hiç hareketsiz bekledi ve sadece ımmmm diyebildi.kalktı içine parmaklarını sokarak amını iice temizledi.sonra gelip dudaklarıma ateşli bir öpücük kondurupüzerini giydi.ve bna artık sn benim sevgilimsin üniverstede öğrenci evinde beraber kalacağız dedi ve o günden sonra hiç sex yapmadık seneye sınavı kazanmak için eşek gibi çalışıyorum çünkü orada annemle ikimiz yanlız kalacağız…

Categories: Uncategorized

olaya bak olaya

No Comments

olaya bak olaya
Slm sevgili arkadaşlar sizlere başımdan geçen gerçek ve ibret verici bir hikaye yazmak istiyorum inanan inanır inanmayan inanmaz. Ben 30 yaşında 8 ay önce evlenmiş biriyim. Akraba aracılığı ile eşimle tanıştık aylarca konuştuk nişanlandık ve evlendik.Ilk buluşmamızda eşimin kendinden 3 yaş küçük olan evli kız kardeşi vardı yanımızda bizi başbaşa bıraktı gitti. Baldızımın ismi arzu eşimin ismi burcu. Arzunun kocasını tek nisanda gördüm sadece hoş peş muhabbetimiz. Nişandan sonra arzunun eşi eve misafirliğe davet etti işim yüzünden gidemedim memlekete gelince ilk fırsatta geleceğimi söyledim. Ama nasip olmadı geçen yıl nisan ayında iş kazasında öldü. Cenaze için memlekete geldim balzıma baş sağlığı vs onu yanlız bırakmayıp yardımcı olduk nişanlımla. Nişanlıyken nişanlım baldızımın yanında kaldı göz kulak oldu. Nede olsa genç ve güzeldi ve üstelik dul kalmıştı. Aradan aylar geçtikçe onların yanına gidiyorum hem baldızımı hem nişanlımı görüyordum. Neyse evlendikten bir hafta sonra baldızımı yanımıza çağırdık geldi. 2 yaşındada oğlu vardı. Günler ayları kovaladı ve bende baldızıma karşı ilgi başladı. Eşimle ne zaman kavga etsek hep o bana teselli veriyordu. Birgün kayınpederimin önerisiyle büyük ev bulup aynı eve geçmeye karar verdik. Baldızımla dublex bir ev bulduk. Iki katkı 8 odalı tek banyo ve tek mutfak vardı yani artık tek aile olmuştuk. Evleri taşıma yerleştirme telaşı bitince eşime bir akşam içelim karşılıklı arzuda içermi diye sordum bilmem birde sen sor dedi. Arzuya sordum siz içersiniz ben eşlik ederim dedi bende sende içmezsen bizde içmeyiz dedim. Tamam dedi. Akşam olunca iyi ve büyük bir şişe şarap aldım balık pişirdiler iki kardeş ve oturduk içmeye. Eşim içkiye dayanamaz iki kadehte kendinden geçti. Baldızımın ne kadar konuşması değiştiysede yinede aklı yerindeydi. Eşimi çıkardım üst kata odamıza giderken baldızıma bekle geliyorum dedim. Eşimi yatırdım üzerini çıkardım ve geri döndüm. Baldızım sigara yakmış alkolün etkisiyle gülüyor kahkaha atıyordu. Biraz daha oturduk ona içermişın doldurayımmı diye sordum hayır yeterli dedikçede ısrarla iki kadeh daha icirdim. Içimde o ana kadar hiç bir kötülük geçmemişti ve halen geçmiyordu. Dedim arzu haydi kalkalım sabah toplarız burayı dedim kalkması için tuttum sarıldım koltukladım ayakta zor duruydu. Kusmak istiyorum çok kötüyüm deyince onu odasına değil alt kattaki lavaboya götürdüm. Elini yüzünü yıkadım halen kendinde değildi. Arzu istersen soğuk duş al iyi gelir mışıl mışıl
uyursun dedim gerek yok iyiyim dedi bende olmaz öyle şey seni bu halde bırakamam deyip duş almasına ikna ettim. O an bile aklımdan kötülük geçmiyordu. Banyo üst katta bizim yatak odamızın kenarındaydı. Arzunun yatak odası ise üst kata çıkan ahşap merdivenlerin dibindeydi. Arzuyu banyoya sokup çıktım eşimi bakmak için yatak odamıza girdim. Eşim çoktan uyumuş dünyadan haberi yoktu biraz bekledikten sonra banyoya yöneldim arzunun işi bitmismi diye kapının önüne geldiğimde kapının tam kapanmadığını fark ettim. Gizlice içeri göz attım arzunun sırtı dönük duş alıyordu. Ilk kez arzuyu çırılçıplak görmüştüm sanki kafamdan aşağı ılık su döküldü. Kendimi toparladım kapıya tıkladım işin çokmu canım seni bekliyorum deyince geliyorum bekle dedi. Banyodan çıktı ve üzerine bornoz giymişti. Bornozun altında birşey olup olmadığını bilmiyordum.. Arzuyu tekrar koltukladım ve merdivenlerden yavaş yavaş indirip odasına sokup yatağına yatırdım. Üzerine incecik bir yorgan öptüm ve oturma odasına girdim. Beni tarifi imkansız bir heyecan sarmıştı. Baldızımın vücudun sadece bir kısmını görmüştüm o bile beni tahrik etmeye yetti. Bembeyaz tenli 1.65 boylarında fiziği düzgün beline kadar inen simsiyah saçları vardı.. Ne yapsam ne etsem diye
sigara üstüne sigara yaktım aradan yarım saat geçti kalktım yukarı eşimi bakmaya gittim. Eşim halen mışıl mışıl uyuyordu. Aşağı indim arzunun yatak odasının kapısına vardım yavaşça kapıyı açtım ışığı yaktım. Güya arzuyu kontrole gelmişcesine yatağa yaklaştım aynı bıraktığım gibi yatıyordu. Kısık bir sesle arzu iyimisin nasıl hissediyorsun kendini dedimsede hiç tepki yoktu. Sırtı kapıya dönük yan yatıyordu. Onun o kendinden geçmiş hali beni dahada tahrik etmişti. Yavaşça sokuldum ve yorganı yavaş yavaş aşağı çektim bel hizasına kadar indim o an sanki arzu uyandı sandım hemen odadan çıktım. Kapı halen açıktı ve ışık yanıyordu. Odada sigara içtim. Tekrar arzunun odasına girdim amacım üzerini öptüm çıkmaktı ama onu sırt üstü döndüğünü görünce dayanamadım artık. Yavaşça yatağın yanına sokuldum dizlerimin üstüne çöktüm.heyecandan elim vücudum zangır zangır titriyordu. Uzandım bornozunu ipini çözdüm ve yavaş yavaş açtım. Artık tüm vücudu çırılçıplak sereserpe önümdeki yemek gibi beni bekliyordu. Göğüsleri iri ve dimdikti. Yavaşça dokundum okşamaya başladım heyecandan ellerim titriyordu. Ben okşadıkça hiç tepki yoktu ve bu bana dahada hevecan veriyordu. Işığın yanık olması işimi dahada kolaylaştırıyordu. Sol bacağını tuttum yavaşça ayırdım sonra birazda sağ bacağından tutum. Artık baldızımın 13 aydır yarak deymeyen amını görebiliyordum. Küçücüktü sanki bakire gibiydi. Yalamak istedim o pozisyonda zordu. Kalktım ayaklarının olduğu yerden yaklaştım kollarımı bacaklarının altından sokup göğüslerini okşamaya başladım. Sonra sağ elimle amının dudaklarını ayırdım iç dudaklarını yalayıp emmeye başladım. Artık arzunun uyanıp uyanmaması önemli değildi gözüm döndü. Amını öyle somururcasına yalıyorum emiyorum adeta uyansın istiyordum fakat uyanmadı. Yalamayı bırakıp göbeğine doğru öpmeye başladım öpe öpe göğüslerine ordan boynuna ve dudaklarına geldim. Sikimi amının dudakları arasında fırça misali yukarı aşağı sürtüyor bir yandandan dudaklarını yalıyordum. Amı öyle sulanmıştı ki içeri girmesi an meselesiydi. Sikimi deliğe dayadim yavaşça başını soktum.O kadar sıcak ve suluyduki beni dahada tahrik ediyordu. başıyla git gel yaptıktan sonra yavaş yavaş içeri köküne kadar soktum. Anlatılmaz birşeydi dar ve sıcacık bir o kadarda suluydu. Gidip gelmelerim hızlandıkça baldızımında tepki verdiğini hissettim. Ben hızlandıkça kalçasını oynatmaya başladı. Bir ara gözlerini araladı tekrar geri kapayınca ben aynı tempo devam ettim. Nasıl olsa olan oldu deyip bacaklarını omuzuma aldım öyle hızlı hızlı köklüyordum boşalmam an meselesiydi. Ben vurdukça baldızımdan inlemeler çoğaldı. Artık daha dayamadım içine yanardağ misali
patladım. Epey sperm altı içine. Sikimi çıkardım külotumla baldızımın amının döllerini sildim. Islak mendille göğüslerini yaladığım yerleri temizledim. Bornozunu tekrar bağladım yorganını örtüp odadan ayrıldım oturma odasına
geçtim. Içimi artık heyecan değil korku
sardı. Ya anlayıp eşime söylerse yada polise giderse millet içine çıkamam diye kara kara düşünmeye başladım. Eşimin yanına uzandım sabah herkesten önce ben kalktım. Baldızımın uyanınca anlayıp anlamayacağı korkusu içimi sardı. Tv yi açtım sigara içiyordum baldızımın çocuğu ağlamaya başladı. Anlaşılan baldızım halen uyanmamıştı. Odalarına gittim baldızımı uyandırdım çocuk ağlıyor arzu uyan saat 9 oldu dedim uyku mağmurluğuyla bana baktı çocuğu ona verdim odadan çıktım. Çocuğun sesi kesilince baldızım oturma odasına yanıma geldi. Dün gece neler oldu deyince dilim tutuldu kekelemeye başladım. Sarhoş oldunuz arzu ikinizde sızıp kaldınız seni yatağına yatırdım hatırlamıyormusun dedim deyince sadece bu kadarmı dedi kızgın bir şekilde. Evet dedim gitti. Üzerini giydi kahvaltı hazırlamaya başladı yanına çağırdı. Dediki dün gecenin açıklamasını bekliyorum senden adam gibi anlat belki anlayış gösteririm dedi. Korkudan yok dedim inkar ettim. Neyse aradan 3 gün geçti eşimin hastaneye gitmişti erkenden biz evdeydik. O 3 gün boyunca baldızımla aramızda soğuk rüzgarlar esti. Üst kata
terasa çıktım sigara içmeye aradan bir kaç dakika sonra baldızım yanıma geldi ve sigara istedi. Sigaraları içtik ve bana seninle birşey konuşacağım dedi. O öyle deyince bende tabi benimde konuşmam gereken şeyler var deyip içeri girdik. Misafir odasında ayak üstü konuşmaya başladık. Bana dediği ilk söz doğru söyle o gece bana ne yaptın deyince bende anlatmaya başladım. Dedim arzu ikimizde sarhoştuk seni duşa soktum yıkandın ondan sonra seni yatağına götürünce alkolün etkisiyle sevişmeye başladık deyince lafımı kesti dedi ben uyuyormuydum uyanıkmıydım deyince uyanıktın hatta beni sen soydun diye yalan konuştum. Nasıl geceydi diye sordu bende muhteşemdin dedim. Peki neden yalan
söyledin bana anlamazmı sandın içime boşalmışsın sabah uyandığımda bacak
aram senin döllerinle doluydu dedi. Özür dilerim arzu korktum öyle olsun istemezdim dedim. Salak deyip suratıma tokat attı ve aşağı indi. Bende peşinden indim ayaklarına kapandım. Arzu seni ben gerçekten seviyorum elimde olmayarak aşık oldum bazen bu yüzden kendimden nefret ediyorum ve seni çok seviyor çok kıskanıyorum diye ağlarcasına yalvarıyordum. Benim bu yakarışlarımın ardın ayağa kalk dedi bende kalktım boynuna sarıldım lütfen affet beni arzu seni seviyorum dünya bir yana sen bir yana diye yakarıyorum. Tam o esnada arzuda bana sarılarak bu yaptığımız yanlış ablam duysa ne olur rezil oluruz olamaz böyle şey dedi. Bende nerden duyacak elimizde dedim. Sonra oturduk dertleşmeye başladık arzu ağlıyordu yalnızlığın sahipsizliğin zor olduğunu herkesin ilk fırsatta yararlanacağını söylüyordu. Bende dedimki sahipsiz değilsin ablanıda seni
de korur kollarım. Ikinizide hiç ayırmadım yine ayırmam ne tür ihtiyacın olunca bana söyle ben varım deyince teşekkürler iyiki varsınız deyip
boynuma sarıldı. Bende ona sarıldım bir kaç dakika öyle kaldık sonra dedim hadi sil gözlerini ağlama ben yanındayım deyip göz göze bakıştık. Ellerim kalçalarından tutuyor onun elleride benim sırtımdaydı. O an ne olduysa dudak dudağa öpüşmeye başladık. O kadar ateşli ve arzuluydu ki anlamam. Hemen oracıkta yatak vardı yatağa attım ve kilotunu soydum yalamaya başladım. Sarhoşken o sulu am kat kat sulanmıştı biraz yaladıktan sonra içine kökledim. Beni sırt üstü yatırdı üzerimde oturup kalkmaya başladı. Ilk boşalması kendi oturup kalkarken oldu ikincisi ise 5 dakika sürmedi aynı pozisyonda ben altan gidip geldim kasılarak boşaldı. Sonra sırt üstü yatırdım yatağın kenarına çektim. Benim ayaklarım yerde onun bacakları belime sarılı gidip gelmeye başladık. Içine boşalabilirmiyim sakıncası varmı deyince rahat ol sipiral ile korunuyorum doğumdan sonra taktırmıştık deyince öyle köklemeye başladım ve amını yırtarcasına boşaldım. Kalktık üzerimizı başımızı düzelttik ve indik. Aradan eşim geldi zavallını hiçbirşeyden haberi yoktu. Şimdi ise her fırsatta beraber oluyoruz aynı evin içinde gizli aşk yaşıyoruz.x

Categories: Uncategorized

O ve ben ( 4 )

No Comments

O ve ben ( 4 )
Okul ve askerlik sonrası haliyle iş bulma derdine düşmüştüm. Ancak gittiğim yerlerde pek aradığımı bulamıyordum. Askerden geleli yaklaşık 1 sene olmuştu ve moralim çok bozuktu. Hakanla Mert de beni adam akıllı siktiği için doymuştum açıkçası. Aslında bir süre sonra, kaşıntım gene tuttuğunda Mert ile beraber olmayı düşünüyordum ama kesinlikle güvenemezdim artık. Buluştuğumuz yere 5 kişinin gelme ihtimali vardı. Sadece pasif olmak da pek zevkli değildi benim için. Efemine bir pasif arıyordu Mert. Eh aradığını ben de bulamazdı.

Bir akşam evde oturmuş içiyordum. Bizimkiler yazlıktaydı. Ertesi gün öğleden sonra iş görüşmesi için bir firmaya gidecektim. Firmayı internette araştırdığımda firma sahibinin ismi çok tanıdık geldi ama çıkartamadım pek. Öğlene doğru uyandım, Duş alıp takım elbise giyerek iş görüşmesi yapacağım şirkete gittim. Bir süre bekledim. Aslında beklemekte bir sıkıntım yoktu ama biraz fazla uzun sürmüştü. Benim gibi bekleyen 3 kişi daha vardı. Sonra bir kişiyle kısa sayılabilecek bir ön görüşme daha yaptım. Bana öngörüşmenin iyi geçtiğini ve şirket sahibi Osman Bey’in de bir görüşme yapması gerektiğini söylediler. Ne zaman gelir peki Osman Bey dediğimde ise oğlunun bugün yurtdışından geldiğini, onu almaya havaalanına gittiğini, yarım saate kadar geleceğini söylediler. Bekleyelim bari işimiz ne dedim içimden. Hem içimde bir umut da belirmişti. İlk defa öngörüşme olumlu geçmişti sonuçta.

Bir süre sonra şirketin içinde bir hareketlenme oldu. Birileri pasta falan taşıyordu. Ufak bir kutlama yapılacağını öğrendim. Eh patronun keyfi yerindeyse benim için daha iyiydi. Ben bir odada beklerken geldiler. Alkış sesleri falan oldu. Tebrikler. Bir isim duyuyordum ama gülüp geçmiştim kendi kendime. Eski güzel bir hatıraydı.

Sonra bir kız gelip beni Osman Bey’in odasına götürdü. Kapıyı çalıp içeri girdim. Hemen karşımda oturuyordu. Gözleri faltaşı gibi açılmıştı. Geçen bunca zamanda artık çocukluktan kurtulmuştu. Çok daha yakışıklı gözüküyordu. Saçları hafif uzamış ve kirli bir sakal bırakmıştı. Bu görüşme için o kadar konsantre olmuştum ki onu görünce darmadağın oldum birden bire. Aklımdaki herşey uçtu gitti. Osman Bey “hoşgeldiniz, bugün Alper geldiği için gecikme oldu, CV’nizi okudum ve beğendim “ falan derken ben pek dinleyemiyordum onu. Alper de bana bakıyordu gülerek.

– Baba Emre abiyi hatırlamadın mı ya, dersane de çalışıyordu ya 2 sene önce bana çok yardımcı olmuştu sınavlar için.
– Öyle mi ? Ben de sanki bir yerden tanıyor gibiydim
– Teşekkür ederim Osman Bey.

Alper bana göz kırptı hafifçe. Beni övmeye ve işe alınmam gerektiğini söylemeye başladı. Osman Bey de insan kaynakları ile görüşeceğini ve beni arayacaklarını söyledi. Aslında görüşme bitmişti ama ben çıkamıyordum ki dışarı. Alper ile biraz daha konuşup sonunda ayrıldım odadan. Şok olmuştum. Şirketten dışarı çıktığımda ise sikim inanılmayacak kadar kalkmıştı. Karşıda bir kafeye oturdum. Üçüncü bardak bira da bittiğinde Alper dışarı çıktı ve yanıma geldi gülerek.

– Tamam oldu işin. Bir iki güne başlarsın. Konuştum ben
– Çok teşekkür ederim Alper.
– Boşver ya. İnsan eski sevgilisine hergün böyle rastlamıyor. Bir güzellik de ben yapayım sana.
– Sen nasılsın, nerelerdeydin ?
– Belçikadayım, tatil için geldim aslında ama fazla kalmayacağım. 2 haftaya falan dönerim herhalde.

Biraz tutuktu konuşmamız. Ben açıyordum daha çok. Saçmasapan şeylerden konuşuyorduk ama aslında ikimiz de bambaşka şeylerden konuşmak istiyorduk. Ben kalkmak için hareket yaptığımda Alper nereye gideceğimi sordu. Eve dediğimde yüzü güldü birden. O arabadan indirmek istediğimde ve sonra affettiğimde ki gibi gülmüştü.” Ya akşam 8 de bizimkilerle buluşacağım. Aile yemeği falan işte. Aslında 2-3 saat boş vaktim var. Birşeyler içelim mi “ diye sordu heyecanla bana bakarak. Ne diyeceğimi şaşırmıştım. Patronumun oğluyla mı sikişecektim ? İyi de o benim ilk sevgilimdi aynı zamanda. Alpere baktığımda onun da aklının karmakarışık olduğunu anladım.

– Alpercim çok istiyorum ama nasıl olacak ki. Olmaz artık. Eğer beni…..
– Ne olmayacak ya, bence ne olursa olur. Hem inan özledim seni. Biliyor musun gelirken tek düşüncem seni bulmaktı. Ama beni nasıl karşılarsın diye çok çekiniyordum
– Eh sen beni çok güzel karşıladın ama
– Burada küçük bir evim var. Babam şirkete gelen misafirler için tuttu. Ben burdayken anahtar bende. Çok yakın
– Alper yapamayız ki artık
– Niye kalkmıyor mu ? Tam ibne mi oldun ? Kaç kişi sikti ben yokken
– Zenci yarrağı yemedim senin gibi emin ol. Hem sen gittiğinden beri de olmadı hiç.
– Offf çok tatlı olmuşsun ya, Gel hadi, özlemişsindir benim yarağı
– Laftan da anlamazsın ki. Gel madem bakalım ibne

Cafeden kalkıp evine doğru yürüdük hızla. Alsancakta bir rezidanstaydı evi. Yukarı asansörle çıkarken eli kalçalarıma gitti. Kendine çekti ve öptü. Kata geldiğimizde hızla onun evine doğru gittik. Anahtarı açarken arkasından dayandım hadi diye homurdanarak. Kapıyı açıp içeri girdiğimizde hemen öpüşmeye başladık. Öpüşürken soyunuyorduk. Ben onun tişörtünü çıkartırken o da benim ceketimi hemen atmış ve gömleğimi soyuyordu. Yatak odasına bile gidemedik, hemen önümde eğilip fermuarımı açıp sikimi bir hamlede taşaklırana kadar ağzına soktu. Ohhhhhh titredim zevkten, nerdeyse boşalacaktım ağzına. İnanılmaz güzel emiyordu. Bırakmıyordu. Ağzına değil de sanki elektrikli süpürgeye sokmuştum sikimi. Sikimi emerken pantalonumu da çözdü. Başından tutup saçlarını okşamaya başladım. Ohhhh dayanamayacaktım daha fazla. Manyak gibi emiyor, yalıyordu sikimi. “ Ohhhhh Alper, ohhhhh yavaaaşşşş dayanamıyorum ohhhh naapıyorsun böylee” derken eli kalçalarıma gitti ve parmağını soktu hafifçe. Bu kadarı fazlaydı artık. Ağzının içine akıttım bütün döllerimi. Hepsini yuttu ve emmeye devam etti. Kaldırdım ayağa. Dudaklarından öperek kanepeye yatırdım. Ben gömleğimi çıkartırken o da pantalonunu çıkarttı hızla. Saldırmıştık birbirimize. Ohhhh daha da irileşmişti siki sanki. Dimdikti gene. Ama göbeğine doğru hafif bir kavis yapıyordu. Hemen soktum ağzıma hiç bekletmeden. İri kafası zor giriyordu ağzıma. Sokabildiğim kadar soktum ama yarısından biraz fazlası giriyordu anca. Üstelik dişlerim de değiyordu. “ ohhhhh çok güzelll, ohhh özlemişim ağzını. Seninki bambaşka, yala haadiii Emree “ diye hafif hafif inliyordu Alper. Kafasını eme eme ağzıma sokup çıkarmaya başladım. Şimdiye kadar boşalırdı Alper normalde ama belli ki yurtdışı yaramıştı piçe. Hiç de abaza görünmüyordu. Keyfini çıkartıyordu resmen. Taşaklarına indi dilim. Bacaklarını hafif kaldırmamla göt deliği karşıma çıkmıştı. Sikildiği hem de çok güzel sikildiği belliydi. Ama o güzel delik aynı güzellikte duruyordu. Dilim değdikçe açılıp kapanıyordu. Dilim içine girdiğinde sardı adeta, sıktı dilimi sanki içimde. Sokuyordum dilimi. Uzun uzun emdim, yaladım o güzel götünü. Bacaklarını beline doladığımda krem olmadığı aklıma eldi. Alper deliriyor, altımda kıvranıp sik diye yalvarıyor, sok artık amına kodumun çocuğu diye küfrediyordu. Tükürdüm deliğine ve yüklendim. Ohhhh hemen aldı içine. Kafasını sokup bastırdım biraz daha. Canı yanmıştı biraz, ama zevkten deliriyordu. Biraz geriye çektim kendimi ve lakk diye soktum hepsini yavaşça. Ohhhhh çok güzeldi. Alper de çığlığı basmış, gözleri acı içinde kapanmıştı. Gene geriye çekilip gene kökledim ve sikmeye başladım Alperi.

“ ohhhh çok güzelll, sik beni, sok hepsini, ohhhh kimse senin kadar zevkle sikmedi beni” derken bacaklarını iyice belime dolamış ve beni kendine çekiyordu. “ kaç kişiye siktirdin amına kodumun ibnesi, o zenci iyi sikiyor muydu seni “ diye bir yandan sorular soruyor ve kavga eder gibi sikiyordum Alperi altımda. Ben soktukça o da kalçalarını sallıyordu ve deliğini kastırıp gevşeterek beni delirtiyordu. Ohhh neler öğrenmişti bu çocuk. Kaldırdım kanepede. Domalttım dizlerinin üstünde. Şak diye geçirdim köküne kadar. 2 elimle belimden tutup köküne kadar sokup çıkartıyordum hızla. İkimizde bağırıyorduk deli gibi. Üzerine uzandım iyice. Soktum. Taşaklarımı sokmak ister gibi abandım. Başını çekerek dudaklarını emmeye başladım sikerken. Döllerim içini doldururken Alper de kasıldı ve sıvazladığım siki elimin içinde boşaldı. Yığılıp kaldık ikimizde divana.

“ Fena abazayım derken şaka etmiyormuşsun gerçekten, köpek gibi siktin amına koyiim. İnsan biraz romantik olur “ diyordu hemen altımda gülerek. Öpüşüyorduk yavaş yavaş. Kalktık sonra divandan. Yatak odasına giderken tuvalete girip temizliğimizi yaparak gülerek. Normalde bu kadarı olmaz biliyorum ama bizimkisi çok farklıydı onunla. Yatak odasına girdiğimizde kocaman yatağına devrildik. Üstüme çıktığında dili göğüslerimde, karnımda dolaşıyordu. Amerikada çok fazla olmamış. Dave dışında 1 kişiyle olmuş. Avrupada ise gittiği hafta oda arkadaşı sikmiş bunu. “ O kadar güzel ki, bilen biliyor ama kimseye hesap vermek, anlatmak zorunda değilsin. Çok doğal karşılıyorlar. 1 senede 4 kişiyle oldum orada. Grup bile yaptım ” derken tam boynumun üstüne oturdu dizlerinin üstündeydi. Taşakları ağzıma giriyordu bu haldeyken. Yalamaya başladım. Dilim deliğine de değiyordu. Ağzıma verdi sikini. Zevkle uzun uzun yaladım. “ Ohhhh Emre, sen çok farklısın, hayatımın hatası olmuş seni bırakmak. Ohhhh ne kadar güzel yalıyorsun “ diye inlerken yavaş yavaş bastırıyordu ağzıma. Hiç sokmadığım kadar çok sokabiliyordum bu pozisyonda. Ağzımı tamamen doldurmuş, boğazıma kadar dayanmıştı. Çıkardı sonra ağzımdan. Ters döndü üstümde. Muhteşem bir 69 yapmaya başladık. iki bacağımı da baldırlarımdan kaldırmıştı. O üstümdeyken ağzıma sokup çıkarıyor ve aynı anda da deliğimi yalayıp parmaklıyordu. Kıpırdayamıyordum bile. Tamamen ele geçirmişti beni. Gözlerim kapalı, zevk içinde inliyordum sadece. İki parmağı da giriyordu artık ve krem falan kullanmadan ustaca hazırlamıştı deliğimi. “ Biliyorum sen ilk kucağa oturmayı seversin ama seni tam anlamıyla sikmek istiyorum, bırak bana herşeyi noolur “ derken kalkmış ve üzerime uzanmıştı. Dayamıştı bile deliğime. “ Alperr hadi, sik beni ama yavaş ol, off daha da büyümüş yarağın ya “ dediğimde yüklendi yavaşça içime doğru. Hiç durmadan sokmaya başladı. Benim deliğim, onun da yarağı vıcık vıcıktı zaten tükürükten. Ama girmiyordu resmen yarıyordu deliğimi. Hiç durmadan sokarken canım da bayağı yanıyordu. Kasmaya başlamıştım kendimi ister istemez. Bu da daha çok acıtıyordu canımı. Santim santim giriyordu içime. Biraz durdu içimdeyken. Ne kadarı girmişti hiç bilmiyordum ama tam zamanında durmuştu. “ ohhh dur sokma hepsini Alper, kal içimde öyle. Alışsın biraz “ diye ağlamaklı bir sesle fısıldadığımda güldü hafifçe. Dili ağzımın içindeyken “ köküne kadar aldın zaten aşkım, dahasını da mı istiyorsun “ dediğinde şaşırmıştım. Çok ustaca sokmuştu gerçekten. Yavaş yavaş sikmeye başlarken ” benim ki bile yetmiyorsa istersen zencilere siktireyim seni “falan diyordu. İnanılmaz bir zevk alıyordum. Hayatım boyunca böyle bir zevk almamıştım sikilirken. Yavaş yavaş girip çıkıyor, her soktuğunda kökleyip eziyordu beni altında. Sokup çıkartırken de sikimi vucüduyla sıvazlıyordu sanki. Ve hızlanmaya başladığında ben de delirmiştim zevkten. Öyle bir boşalmıştım ki bayılayacak gibiydim. Hiç durmuyordu. Önce hızlanıyor, taşaklarını götüme çarpa çarpa sikiyor sonra yavaşlıyordu. Çıkardı içimden ve hiç konuşmadan belimden tuttuğu gibi domalttı dizlerimin üstünde. Offf işte esas şimdi yiyecektim yarağı. Ben saplar gibi sokmasını beklerken aksine yavaşça soktu önce. İçimde oynatamaya başladı biraz. Resmen genişletiyordu deliğimi. Sanki hazırlıyordu az sonra olacaklara. Ve belimden sıkıca tuttu. ( tutmasa kesin düşerdim ) Sertçe sikmeye başladı. Sikerken de ağzı hiç durmuyordu. Artık beni hep sikeceğini, sikişmeyi iyice öğrenmem gerektiğini, göt dağıtmanın ne demek olduğunu göstereceğini falan söylüyor bağırta bağırta, kanırta kanırta sokuyordu. Ben çıldırmış gibi inliyor, bağırıyordum. Dediğini de yapıyordu gerçi. Deliğimin genişlediğini bu durumda bile hissediyordum. Kökledi iyice. Biraz daha sokup yavaşça çıkartırken bir daha kökledi. Damarlarının kasılmasını bile hissederken içime boşaltmaya başladı hepsini. Ben ne zaman boşaldığımı bile hatırlamıyordum. Öylece kaldık yatakta.

– Ihhh Alperrr ohh nereden öğrendin böyle sikmeyi yaa
– Sen internette sanal yapıp 31 çekerken ben bulduğumla sikişiyordum valla
– Ohh orospu çocuğu insan eski sevgilisiyle böyle mi konuşur
– İnsan patronunu divanda sikerse böyle konuşur tabii

Son cümlesi birden içimde birşey sızlattı. Evet Alper belki 4-5 sene sonra patronum olacaktı. Anında anlamıştı hatasını. Türlü şakalarla gönlümü almaya çalıştı. Baktı olmuyor ağzına aldı ve hiç kıpırdayacak hali olmayan sikimi, bütün ustalığını kullanarak uzun uzun yalayarak kaldırdı. Sonra kucağıma oturup kendini resmen siktirerek boşalttı beni. Arap dansözleri öyle sallayamazdı kalçalarını kucağımdayken. Kızamıyordum ona hiç. Kalktık ve duşa girdik. Çıkarken bu hafta İstanbula gideceğini, konsoloslukta bazı işleri olduğunu ve 4-5 gün sonra gelebileceğini söyledi. Telefonlarımızı falan vermeyi bile yeni akıl etmiştik.

3 gün sonra İzmirde herkesin çalışmak için delirdiği bir şirkette işe girmiştim. Maaşım da beklediğimden yüksekti ve pozisyonumda yurtdışına çok yakındı. 3-4 günlük bir oryantasyon sonrası iyice işe alıştım. Çoğunlukla akşam 8-9’a kadar ofiste oluyordum. Alper de dönmüştü. Evi çok yakındı işyerine ama 5 güne kadar Belçikaya dönmesi gerekiyordu bu sefer. Gitmesine 2 gün kala gene evinde buluştuk. Bu sefer önce o sikti beni iyice. Ohh kucağındayken ve kollarındayken ne kadar zevk alıyorsam onu önümde domaltırken de o kadar zevk alıyordum. Sabaha karşı birbirimize sarılırken bana birşey sormak istediğini söyledi. Gene o ufak çocuk gibiydi bakışları.

– Emre başkalarıyla olmam sorun oluyor mu senin için. O gün Dave ile bizi izlerken aslında çok kötü olduğunu fark ettim.
– Ne diyebilirim ki Alpercim. Göt senin götün, sik senin sikin. Seninle sevişirken çok zevk alıyorum diye kimseyle olma diyemem ki.
– Ya orospuluk yapma, doğru dürüst cevap ver noolur. Çok merak ediyorum bunu
– Offf Alper çok zorluyorsun beni. Evet aslında kıskanıyorum. O gün seni Dave ile seyrederken de deli oldum. Sevgilimdin sonuçta. Hayatta pek çok ilki beraber yaşamıştık ve o piç seni gözümün önünde çatır çatır sikti. Ama Avrupada yaşadıkların falan da nedense kıskandırdı beni.
– Peki birşey soracağım sana o zaman. Benden sonra kimle oldun sen ? Kaç kişiyle ?
– Orası biraz karışık ya

Durdum ve ona bakıp önce Cem’i sonra da Mert ile Hakanı anlattım. Offf gözleri çakır çakır oldu. Müthiş öfkelenmişti. Mertin veya Hakanın beni rahatsız edip etmediğini sordu. Hayır falan desem de sakinleşmedi pek. Salonun adını bile aldı benden. Sakinleşmesi için o sırtüstü yatarken başımı bacaklarının arasına sokup hayatımın en uzun oral sexini yaptım ona. Sonunda boşaldığında çenem ağrıyordu resmen. Uyumuşuz. Ertesi gün akşama doğru önce İstanbula sonra Belçikaya gidecekti.

– Gidince en çok 2 hafta dayanırım herhalde. Sen gelsene arada uçağa atlayıp
– Hayatım aslında olur da Belçikaya gittiğim falan şimdilik duyulmasın. Çok dikkatli olmamız lazım şirkette.
– Offf peki peki. Ama sonra laf sokma bana bak.
– Başka şey sokarım aşkım önemli değil
– Ne !!! Yaa çok ibnesin

Son konuşmamız böyle oldu telefonda. Sonra Facebookta buluştuk Alperle. Hatta 1-2 kişiyle de tanıştırdı beni. Gittikten bir hafta sonra bana birşey söyleyeceğini ama kızmamamı söyleyince şaşırdım.

– Ne o len 3 tane zenci mi bu sefer
– Yok aslında bu seferki zenci gibi beyazdı ama iyiydi gene de
– O nasıl ya
– Ya bir bodyci vardı. Onunla oldu
– Hahaha. İyidir iyi. Güzel miydi
– Sen bilirsin nasıldı

2 tane foto attı bana. Birinde kaslı, yuvarlak çok güzel bir göt vardı ama delik fena dağılmıştı. Kanamıştı da biraz. Kol soksan girecek hale gelmişti resmen. Ben kimin bu demeye kalmadan da ikinci resmi gönderdi. Evet, Hakanı sikmişti Alper. İnanamıyordum bu yaptığına. Salona gitmiş ve 2 pas verip tavlamış Hakanı hemen. Akşamı da evine götürüp bu hale getirmiş. Ama dediğine göre Hakan da fena sikmemiş onu. 30 dakika aralıksız sikmiş bizimkini. Kızdın mı deyince benim hakkımda konuşup konuşmadığını sordum korka korka. Aşırı patavatsızdı çünkü. Neyse ki hiç konuşmamış bile.

Nerdeyse hergün konuşuyorduk Alperle. 1 ay sonra o dayanamadı ve biriyle olduğunu söyledi. Ben olmadım. 3 ay geçti ama daha gelmesine çok vardı. Birileri o an denk gelse hayır demezdim herhalde. Bu arada şirkette de işlerim iyi gidiyordu. Normal bir çalışan patronu senede belki 1-2 defa görürken ben sürekli onunlaydım. Alperin dediğine göre çalışmamı beğeniyormuş çok ve yükselmemi, başka departmanlara geçmemi istiyormuş. Deneme süreci de bitmiş, Türkiye şartlarına göre iyi bir para kazanmaya başlamıştım. Hayatım çok değişmişti. Ailem ve çevrem de baskı yapmasa da benden evlilik için bir ışık bekliyor gibiydiler. Ne diyecektim ki onlara. Alper kabul etse mesela hemen evlenirim mi diyecektim. Kadınlarla sex yapmaktan artık hiç zevk almıyordum. Sonuçta ıslak,sıcak ve dar bir deliğe giren herkes zevk alır ama bu zevk en çok 5 dakika sürüyordu. Sonrası dikkatim dağılıyordu hemen ve sıkılıyordum.
İş yerinde de rekabet çok fazlaydı. Bir yurtdışı gezisine gidebilmek için herkes birbirinini ezmeye çalışıyordu. Ama benim torpilim çok yüksekti neyse ki ve sonunda beni ilk yurtdışı gezime gönderdiler. Almanyada bir fuara katılacak, bazı firmalarla direk olarak görüşecektim. Almanyada beni Alper karşılayacaktı. Yaklaşık 10 gün kadar kalacaktım. Alper çok aşırı sevinmiş ve heyecanlanmıştı.

Berlin’e indiğimde soğuk ve aşırı yağışlı berbat bir hava vardı. Havaalanından bana söylendiği gibi taksiye bindim ve otele geldim. Odama yerleştiğimde hemen eşyaları yerleştirdim. 1 hafta burdaydım. Belki uzayabilirdi bile. Alper de kaldığım oteli biliyordu ve sınavları yüzünden 2 gün sonra gelecekti. Odam güzeldi. Geniş bir yatak, bir divan ve 2 koltuktan oluşan ufak bir oturma grubu ve çalışma masası. Yerleştikten sonra laptopu çıkardım. Alper hazırda bekliyormuş ki hemen buluştuk facebookta. Tam da sınav zamanı geldiğimi söyleyerek küfrediyordu bana 🙂 Gelişi uzayabilirmiş ama en kötü Cuma akşamı geleceğini söyledi. Konuştuk biraz. Ben her zamanki gibi abazanlığımın zirvesindeydim. O da benim geleceğim belli olduktan sonra kimseyle olmamıştı. Birbirimizi doldurduk iyice. Sonunda da boşalttık. Erken yattım ben de. Ertesi gün fuara katıldım, firmalar ile görüştüm. Bir firma çok ilgilendi. Ben de onlara ağırlık verdim. 3 gün süren toplantılar sonunda Türkiye’ye beraber dönmemiz ve şirket sahiplerinin beraber görüşmesi konusunda anlaştık. Osman Bey de çok sevinmişti buna. Avrupa’da yepyeni bir pazar açılabileceğini, çok iyi bir iş yaptığımı söyleyerek tebrik etti beni. Hatta gelişleri uzarsa orada kalmamı, irtibatı da hiç koparmamamı söyledi. Biraz daha kalacağım gibi gözüküyordu. Alper de buna sevinmişti. Konuştuğum şirketin merkezi de Belçikadaymış hatta. Belki ben oraya giderdim o buraya gelmeden. Ama ona bunun imkansız olduğunu söyledim gene. Benim alakasız bir şekilde Belçikaya gitmem çok dikkati çekerdi. Zaten başka firmalarla da görüşüyordum.

Daha Almanyada kalmam lazımdı. Uzun uzun küfretti piç. Ertesi gün hiç işim yoktu. Dışarı çıkıp Berlin gece hayatına aktım. Gay mekanları dolaştım. Gerçekten de çok çok kaliteli mekanlar, muheteşem fizikli gayler, inanılmaz şovlar ile ortam çok iyiydi. Bir hayli kişi de asıldı ama ben Alperi beklemeyi tercih ettim. 2 gün sonra burdaydı. Sabah gelip aynı gün geri dönecekti. Bu ibneliği yapamazdım ona. Gece çok geç saatte otele döndüm, kafam da çok iyiydi.

Resepsiyonda anahtarı aldığımda Fatih diye birinin beni ziyaret ettiğini, gene uğrayacağını söylediler. Fatih kim amk ya, şirket birini mi yolladı acaba diye sinirlendim biraz. Odama çıkıp duşa girmek için soyundum. Off gördüklerimden sonra sikim fena kalkmıştı. Koltuğa oturup bir porno açıp 31 çekmek üzere hazırlık yaparken telefonum çaldı. Alperdi arayan. Nerede olduğumu sorup küfretmeye başladı hemen. Ne oluyor dememe kalmadan odamın kapısı çalındı. Aceleyle havluyu sardım belime ama sikim de çok belli oluyordu. Alper içeri girerken yanındaki görevliye tamam sorun değil dedim. Kapıyı kapattığımda o da yatağımda oturuyordu. Yüzü gülüyordu ama sinirlenmiş gibiydi de. Tam anlamıyla sikecek gibi bakıyordu bana. İlk gün sınavlarını ertelettiğini, 2 gün burada kalacağını söyledi. Ona yaklaştım hemen ama hiç oralı olmadı. Kalkıp minibardan votka yaptı kendine ve koltuğa oturdu bana bakarak. Geldiğimizden beri içim gidiyordu oradan birşey içmek için ama cesaret edemiyordum. Nerede olduğumu sordu bu saate kadar. Kıskanıyor musun yoksa iş için mi soruyorsun dediğimde siktir çekti. Hiçbirşey demiyor veya yapmıyor sadece azgın azgın bana bakıyordu. Sıkılmıştım bu tutumundan, ben banyoya giriyorum sen keyfine bak o zaman dedim ve banyoya doğru yönelirken buraya gel önce, sonra girersin banyoya dedi biraz sertçe. Hiç siklemedim onu ve banyoya girdim. Kapıyı kitledim hatta. Ben duştayken de gözüm kapının kolundaydı ama hiç içeri girmeye çalışmadı. Olacaklar belliydi zaten. Duştayken temizliğimi de yaptım. Havluya sarılıp odaya girdiğimde Alper yatakta uzanmıştı elbiseleriyle. Beni seyrediyordu ve sikini sıvazlıyordu. Havlumu çıkarttım ve arkamı dönerek külotumu giymek istediğimde birden hızla fırlayıp elimden tuttu arkamdan. Yavaş lan orospu çocuğu, ne yaptığını sanıyorsun sen derken eliyle kalçalarımı araladı ve yüzünü deliğime gömdü. Ohhhh yiyordu deliğimi sanki. “ ohhh Emree, ohhhh ben de neler düşünmüştüm” derken dili deliğimin içinde dolaşıyor, sanki öpüşüyordu onunla. “ ohhh siktirdim mi sandın piç, o kadar orospu muyum ben” derken eli de sikime gitti. Aynı anda sıvazlamaya başladı. Duvara dayamıştı beni. Kalçalarımı hafif yukarı kaldırmış ve onun ağzına bastırmıştım. Parmakları girip çıkmaya başladı içime. Sertçe üzerime abandı ve taş gibi olmuş sikini hisettim pantalonunun üstünde. Başımı çevirdi ve öpüşmeye başladık. Çok sert, vahşice öpüşüyorduk. İki parmağı aynı anda girip çıkıyordu. Montunu attı üstünden, kazağını çıkartırken pantalonunun fermuarını çözdü.Ohhh sıcacık, taş gibiydi kafası. Dayadı deliğime ve sürtmeye başladı. Canım acıyacaktı ama çok istiyordum onu. Kafamdan tutarak beni duvara doğru hafifçe eğdi. Kalçalarımı kaldırdım iyice. Durdu ve hafifçe soktu kafasını. Acıyordu, alamıyordum kremsiz. Üstüne tükürdü ve kafasıyla yaydı iyice. Belimden kendine doğru çekerken soktu içime. Bağırmaya başladım. Durmuyor, sikiyordu beni. Soyunmamıştı bile doğru dürüst. İçime sanki jop sokuyorlardı. Köklemeden hafif hafif çekip soka soka sikiyordu beni. 1-2 defa daha tükürdü sokarken. “ohhhh Emree çok güzel götün, bugün sırf aktif olmak istiyorum sana. Doya doya sikmek istiyorum seni “ derken her seferinde daha çok sokmaya başlamış ve birebir aynı hızda da sikimi sıvazlamaya başlamıştı. “ Sik beni Alper, ohhh aşkımmm yavaşş, ohh çok güzel sikiyorsun beni “ diye inlerken kabullenmiştim bu durumu da. Yavaşça çekti sikini ve bir daha soktu. Bir daha, bir daha elleriyle beni tutmasa düşecektim. Bütün gece içtiğim çeşit çeşit içk**en dolayı da kafam çok güzeldi ve uyum sağlamıştım artık. Zevk alamıyordum acıdan da ama onu mutlu etmek de çok hoşuma gidiyordu. Taşaklarını popomda hissetiğimde yaklaşıp 15 dakikadır sikiyordu beni. Hızlandı, sertleşti ve içimden çıkartıp ağzıma soktu yarağını. Boğazıma kadar soka soka sikti ağzımı. O hayvan gibi bağırırken boğazıma akan dölleriyle ben de boşalmıştım ve kesinlikle beni daha çok rahatlatmıştı. Ağzıma, yüzüme her yerime fışkırtmıştı “ Ağzını yüzünü yıka da gel amına kodumun ibnesi, bugün yarak yemeye doyacaksın “ dedi biraz sertçe. Banyoya girip ağzımı temizledim. Şaşırmıştım aslında, birbirimizin ağzına akıtıp sonra çok öpüşmüştük onunla. Temizlenip geldim. Çırılçıplak yatakta uzanıyordu. Siki yumuşamış ve sola doğru yatmıştı. Beni saçımdan tutup çekti ve dudaklarımı öptü hafifçe. “ Çok para harcadım bugün için, hadi bakalım göster hünerlerini de beni ne kadar özlediğini anlayayım” dediğinde gözlerinde bana olan sevgisi gördüm. Ohhh çok aşıktım ona.

O yatakta yatarken ben de ayak ucuna geldim. Ayaklarının üstünden başladım yalamaya. Ayak bileklerini, baldırlarını yalarken elim de kasıklarında dolaşıyordu. Dizlerinin üstüne geldiğimde Alper de zevkten inlemeye başlamıştı hafifçe. Yavaş yavaş yukarı çıktım. Taşaklarının üstünde dolaşıyordu dilim. İyice açmıştı bacaklarını. Uzun uzun yaladım emdim taşaklarını sikine hiç dokunmadan. Kalp gibi atıyordu siki ve her saniye daha da kalkıyordu. Deliğini yaladım sonra. İyice kıvranmaya başlamıştı zevkten. Göğüslerini okşuyordum deliğini yalarken. Sonra kafasının ucuna değdirdim dilimi. Tam kafasının altından yaladım. Taşaklarından kafasına yavaş yavaş uzadı dilim. Delirecek gibi olmuş, homurdanmaya başlamıştı. Dudaklarımı basıtrarak kafasını sardığımda başımı okşamaya, bastırmaya başladı. Emiyordum ağzımın içinde. Taş gibi olmuştu. Sokup çıkarmaya başladım ağzıma yavaş yavaş. “ Ohhhhh yalaa, em onuu, sokacağım sana birazdan gene, sabaha kadar sikeceğim seni bugün, götünün üstüne oturamayacaksın “ derken ağzımı iyice açtım ve hep zorlandığım yerdeyken biraz daha soktum ağzıma. Birden boğazımın altına kadar girdi ve dudaklarım taşaklarıyla buluştu. Öylece kaldım. Ağzımdan çıkardığımda Alper de nefes nefeseydi ama onun ki tamamen azgınlıktandı. Uzandım göğsüne doğru. Göbeğinin hemen üstünü minik öpücüklerle dolaşırken memelerini okşuyordum. Uçları sertleşmişti. Oradan çok zevk aldığını biliyordum. Fazla bekletmedim aygırımı. Memelerinin ucunu emmeye başladım uzun uzun. O da boş durmuyor, kalçalarımı sıkıyordu sertçe. Dudağının üstünü iki dudağımın arasına aldım ve emmeye başladım. Dilim ağzının içine girerken yarağı da kalçalarımın arasında sürtünüyordu artık. Beni kendine doğru çekti iyice ve sımsıkı sarıldı. Ters döndük yatakta ve üstüme çıktı. Bu sefer onun dili benim her yerimde dolaşıyordu. Memelerimi uzun uzun emerken elini uzatıp komidinin üstünden vazelini almıştı. Aslında pek tercih etmezdim ama hiç yoktan iyidir. Deliğime biraz sürüp sikini sıvazladı kremle üstümdeyken. Kafasını deliğimde hissetmemle taşaklarını hissetmem arasında çok az bir zaman geçmişti. Köküne kadar sokmuştu hemen ve sikmeye başlamıştı beni. İkimiz de zevkle inliyor ve birbirimize kavuşmanın zevkini çıkarıyorduk. Bacaklarımı kaldırdı sikerken ve omuzuna koydu. Üzerime eğildi iyice ve bastıra bastıra sikmeye başladı. “ ohhhhhhh Alperrr sik beni, ohhh çok güzel yarağın var aşkım, ohhh harika sikiyorsun beni “ diye inliyor, boynuna ellerimle asılıp onu kendime doğru çekmeye çalışıyordum. Biraz daha krem sürüp hızlanmaya başladı iyice. Yorulmuştu sikicim. Hiç içimden çıkarmadan beni kollarıyla tutup sertçe çevirdi ve sırtını duvara dayayıp kucağına oturttu. Ohhh onun kucağında olmak, kendimi ona siktirmek muhteşem bir histi. Hiç boşalacak gibi görünmüyordu. Ben üzerinde zıpladıkça o da dizleriyle vura vura sikiyordu. Dayanamadım daha fazla. Göbeğine doğru akıttım döllerimi inleyerek. Kasılırken o koca yarağını da hapsetmiştim içime gene. Biraz soluklandık ve kaldık öylece. Sonra o gene yavaş yavaş sikmeye devam etti beni. Bacaklarını uzattı iyice ben üstündeyken. Oturup kalkıyordum gene ama boşaldıktan sonra canım yanmaya başlamıştı artık. Alper uzun uzun inliyor, küfrediyor, zevkle sikiyordu beni. Çıkardı içimden ve göğüslerime oturup ağzıma verdi yarağını. Yalamak istediğimde homurdandı ve sertçe soktu ağzıma. Ağzımın içinde çeviriyordu, yanağımdan çıkacaktı nerdeyse. Çıkardı ağzımdan ve altıma yastık koyup beni ters çevirdi. Kremledi biraz daha ve yavaş yavaş sikmeye başladı bu sefer. Her milim parçasını bildiğim yarağının her yerini hissediyordum içimde bu sefer. Sokup çıkartıyordu yavaş yavaş. “ ohhh Emree doyamıyorum seni sikmeye, çok güzel götün var ibne. Ohhhhh dolduracam birazdan içini “ diye inlerken hızlanmaya da başlamıştı. Sokup çıkartırken fışkırtmaya başladı içime. Durmuyor hala sikmeye devam ediyordu. Ben altında artık yarı baygın gibiydim. Beni adeta şişme bebek gibi sikiyordu. Sonunda yavaşladı ve sonra yığıldı üzerime. Hala içimdeydi. Yana doğru devrilirken de çıkarmıştı içimden. Akıyordu deliğimden dölleri. Banyoya gitmek istiyordum ama kolumu kaldıracak halim yoktu. Onun da benden pek farkı yoktu. Bir süre sonra kalktı. İkimize de birer bira getirdi ve yanıma uzandı.

– Çok yakmadım canını di mi aşkım
– Offf hayatımda böyle sikilmedim ya
– Çok özlemiştim seni ne yapayım. Hem sen de hiç kendini siktirmedin bana böyle
– Ne iş bulamadın mı kimseyi ya, abaza mı kaldın sen de
– Aramadım ki
– Nasıl yani
– Geldiğimden beri ben de kimseyle olmadım. Yalan söyledim sana

Biralarımızı içip dinlenirken hafif hafif öpüşüyor, ellerimiz rahat durmuyordu. Arkamdan sarılmıştı bana Alper. Biraz daha yaklaşınca sikinin gene kalktığını görünce şaşırdım iyice. “ ohaa Alper naapıyorsun yaa, rahat dur iki dakika ya. “ diye itiraz edeyim dedim ama o “ aşkım bir posta daha sikeyim ne olur, doyamadım daha. Domaltıp da sikmek istiyorum “ derken sokmuştu bile arkamdan. İrkildim, canım yanmıştı bu sefer gerçekten. O gece sabaha kadar sikti beni hiç durmadan. Kollarının arasında titreyerek kaç defa orgazm oldum hatırlamıyorum bile. Banyoya onun kollarında girdiğimizde ayakta duramıyordum artık. Hiç dinlemedi banyoda da sikti. Yattığımızda sabah olmuştu. Öğlene doğru telefonumun çaldığını duydum hayal mayal. Sonra Alperin sesini. Uyumaya devam ettim. Bir süre sonra kasıklarımda birşey hissederek uyandım. Alper ağzına almış yalıyordu sikimi. Gülümseyerek günaydın aşkım dedi ve yalamaya devam etti. “ offf Alper kıçım çok acıyor ya” derken kalkmaya başlayan sikimi taşaklarına kadar ağzına sokup çıkartıyordu yavaş yavaş. “

– Geçer merak etme, ilacı da var burada hem
– Ya siktir git, yok artık sana göt möt. Öyle siker mi insan sevgilisini hayvan. Ohhhh yavaşşş boşaltacaksın
– Hahaha yok aşkım harbiden ilacı var. Bir hap bir de merhem var. 1 günde geçiyor acısı.
– Ohhh yala ibne
– Nasıl siktim ama seni dün hahaha. Ha bu arada babam aradı ben açtım. Emre abi midesini bozmuş, tuvalette dedim. Ara istersen
– Oha ver çabuk telefonu

Hemen Osman Beyi aradım. Alperi de ittirmeye çalışıyordum ama bırakmıyordu sikimi. Patronuyla konuşurken oğlunun ağzına vermek insanın her zaman yaşayacağı birşey değil sanırım. Yarının programı üzerinde konuştuk. Belki o da gelecekti. Alperin orada olmasına pek şaşırmamış gibiydi. Sanırım güzel bir bahane bulmuştu bizim piç. Tam telefonu kapatırken dayanamayarak boşaldım Alperin ağzına. Otelden çıkıp Berlinde dolaştık. Türk olduğumuzun anlaşılmasını istemediğimiz için İngilizce konuşuyorduk genelde. Onunla el ele dolaşmak, kuytu yerlerde pek de düşünmeden öpüşmek, gay barlara, cluplara gitmek çok güzeldi. Akşama doğru güzel bir yerde yemek yedik ama ben artık pek duramıyordum yerimde. O da sürekli elini atıyor ve sikilme isteğini gösteriyordu bana. Odaya girdiğimizde birbirimizi soyduk hızla. Daha yatağa devrilirken ben dayamıştım bile o güzel götüne. O gece onu evire çevire, çatır çatır siktim. Onun kadar iyi değildim belki ama zevkten inliyordu gene de. Gecenin sonunda o da bir kere sikti ve birbirimize hiç olmadığı kadar sıkı sarılıp uyuduk.

Alper döndükten 2 gün sonra Osman Bey geldi ve Belçikalılarla konuştu. Belçikada ki otelde yan odada babası yatarken hiç sesimizi çıkarmayarak Alperle sikiştiğimiz gece yaşadığımız en güzel gece olmuştu belki de. Çok başarılı toplantı oldu. 6 aya kadar beraber gireceğimiz projeler için Belçikada bir ortak ofis açılması kararlaştırıldı. Orada ki temsilcinin de ben olmasına karar verdiler. Bana bir ev tutulacak ve Alper de oraya taşınacaktı. Rüya gibi geçen 3 yılda ben işyerinde çok başarılı olarak Türkiye’ye döndüm. Türkiyeye çok sık gelmese de Alperle beraber yaşıyor gibiyiz hala. Ailelerimiz durumu belki biliyor belki bilmiyor. Bence onunkiler kesin biliyor en azından. Ama birşey söyleyen yok.

Categories: Uncategorized

Efe ile Nil’in Hikayesi (22)

No Comments

Efe ile Nil’in Hikayesi (22)
Kocamın kolundan destek alarak ressamın iki katlı müstakil evinin kapısına geldik. Efe ressamın verdiği anahtarla kapıyı açmaya çalışırken ben duvara yaslanmış, kikir kikir gülüyordum. Çok eğlenmiştim çok… Öyle mutluydum ki… Yanımda kocam vardı ve ben onunla birlikte, hoşuma giden ve hayranı olduğum bir başka erkekle güzel bir gece geçirmiştim.

Genç değildi Sait hoca ama hem yakışıklıydı, hem de kadınlara yaklaşımı ve tatmin etme konusunda gençleri, hele benim kocamı cebinden çıkarırdı. Tam bir yalıçapkını… Bir jestiyle, bir hareketiyle kadınını mest ederdi. Gece boyunca bedenimden ayrılmayan koca elleri aklıma gelince zevkle ürperdim. Nerden çıktı şu bankamatik işi, bir an önce gelse de beni yine kollarının arasına alsa, sevişsek… Kocamın

“Hadi gel Nil, içeri girelim artık…” diye seslenmesiyle kendime geldim. Belime sarılan kocamla birlikte içeriye girdik. Alt kat koca bir salon, hocanın atölyesiydi. Tuvaller, şövalyeler, yarım ya da bitmiş tablolar, resim malzemeleri… Merdivenlere yönlendirdim kocamı, üst kata çıkmaya başladık.

“Ne oldu, durgunlaştın? Hemen hocanı özledin mi yoksa?” diye takıldı Efe.

“Yaa… Ne gerek vardı, paraydı, bankamatikti… Ne güzel eğleniyorduk işte…” dedim dudaklarımı büzerek…

“İkiniz eğleniyordunuz tabi, haklısın…” dedi. “Ama unutma, gelecek olan para bize geliyor. Bırak biraz geciksin.” Geniş salona girdim, kocam da arkamdan… Etrafına bakınıyordu. Köşedeki amerikan bara gidip bir kadeh kırmızı şarap doldurdum kendime… İki parmak viskiye de buz katıp kocama uzattım.

Efe salonun içinde dolaşıp duvarlardaki resimleri inceliyordu. Sait hocanın beni ipek örtülerle kaplı geniş yatağında iki elim apış aramda masturbasyon yaparken resmettiği tablosunun önünde uzun uzun durdu. Bacaklar ikiye ayrılmış, tüm kaslar gerilmiş, uzun saçlar yastığa yayılmış, hissettiğim zevk patlaması yüzümün ifadesinden öyle belli oluyor ki…

“Sen ahlaksız, azgın bir orospusun Nil” dedi sonra… Ses çıkarmadım, gülümseyerek cümlenin devamını bekledim. Dönüp bana baktı,

“Adama resmen işkence yapmışsın. Bu tabloyu çizmesi için kaç saat karşısında uzanıp amcığını okşadın acaba? Daha da önemlisi, herif kendini nasıl tutabildi, sana saldırmadı?” Güldüm, yanına gidip sarıldım. Dudağına bir öpücük kondurup,

“Ben de namus meselesi yapacaksın zannettim bir an…” dedim. “Uzun bir süre… Hatta günlerce sürdü resmi yapması… Kendini nasıl tuttu? Sorun da orda zaten… Kendini tutamadı. Sık sık ara vermek zorunda kaldı.”

“Karşılıklı masturbasyon mu yaptınız ara verince?” Dayanamayıp bir kahkaha patlattım. Kocamın dudaklarını yalayıp öperken, boştaki elimi araya sokup pantolonun üzerinden aletini avuçladım.

“Hayır aptal… Sait hoca benden kendimi tatmin ederken poz vermemi istedi. Fakat ben kendimi öylesine olaya kaptırıyordum ki… İnlemelerimi duyup, zevkten kıvranmalarımı gördükçe her defasında yarrağı sertleşiyor, dayanamaz hale geliyordu.

Senin tahmin ettiğin gibi, kendini tutamayıp fırçayı paleti atıveriyordu elinden. Yanıma geliyor, üstüme atlıyordu. Ben amımı memelerimi elleyip okşarken kızışmışım, o beni izleye izleye azmış. Kudurmuş gibi birbirimize saldırdık her defasında… Bilmiyorum artık, tablo bitene kadar kaç kez seviştik…”

“Tablonun tarihi… Bu seksi pozları verirken, kart zamparayla defalarca sevişirken benimle evliydin öyle mi sevgili karıcığım? Neden benim hiç haberim olmadı bundan?”

“Ne bileyim… Sen işteyken benim canım sıkılıyordu. Eskileri hatırladıkça kendimi tutamayıp buraya geliyordum. Sait hocanın canına minnet tabi… Resim yapmak onun için bahaneydi aslında… Asıl istediği bendim.”

“Eskileri hatırlamak mı? Nasıl başladı peki bu olay? Çok mu eski?”

“Ne zaman başladı? Ne bileyim, bildim bileli var işte… Sait hoca hep hayatımızdaydı, vardı. Komşu amca… İyilik meleği… Anneme, bana, kızkardeşlerime karşı hep iyi, yardımsever… Nasıl bir dönem senin amcan varsa, bir dönem de Sait hoca oldu yaşantımızda…

Annemi anlattım sana… Amcanın kapatması gibi bir şeydi. Bilmiyorum, belki ekonomik şartların zorlaması, belki biraz da kendi seks ihtiyacından kaynaklanıyor. Evde pısırık, tembel bir koca… Üç tane büyüyen genç kız… Evin ihtiyaçları, bizim masraflarımız… Sıkışırdık, para lazım olur, acil bir durum olur, evde kavga gürültü… Babam sonunda annemi ya amcana, ya da Sait hocaya gönderirdi,

“Git, ressama selamımı söyle… Durumu anlat… Sen usturuplu bir şekilde söyler, anlatırsan yardım eder bize…”

Bir iki saat sonra annem meseleyi halletmiş olarak gelirdi. Yanakları kızarmış, saçları dağılmış, şekli değişmiş, bazen ıslak… Küçüktüm, anlam veremezdim, neden annem gidiyor, para bulması gereken babam değil mi? İşte o babam anneme,

“Nerde kaldın ulan orospu? Bu kadar saat ne yaptın herifin evinde?” diye parlardı ara sıra…

“Beni sen gönderdin o herifin yanına pezevenk…” diye aynı tonda yanıtlardı annem… “Meseleyi anlatması uzun sürdü. Hem adamın da derdi varmış, o da kendi derdini anlattı bana, ondan geç kaldım.” derdi.

Para ya da sorun halledilmesine rağmen orospu, pezevenk, kahpe, küfür kıyamet kavga ederler, babam annemi saçından tutup yatak odasına sürüklerdi. Dışarıdan bağırmalarını dinlerdik bir süre korkmuş, pısmış vaziyette… Sonunda bizimkilerin sesi kesilirdi. Bir sessizlik… Karyolanın gıcırtısı duyulurdu sonra… Ağır ağır… Sürekli… Gıcır… Gıcır… Biz rahatlardık gıcırtıyı duyunca, mesele yok derdik. Sonunda gıcırtı da biterdi. Neden sonra yatak odasından barışmış olarak, güle oynaya çıkarlardı.

“Offf… Kavgadan sonra seks… Tadından yenmez… Güzel kadın senin annen karıcım… Onca sıkıntıya rağmen hala güzel, mihrap hala yerinde… Seksiliğinizi, şehvetinizi ondan almışsınız siz kızlar…”

“Eh, yani… Sonra biz büyüdük, aklımız erdi. Tabi içten içten seziyorduk ya, o amcalara, ressam amcaya gitmeler, para bulup gelmeler neymiş öğrendik. Öğrendik ki, sevgili annemiz kendi çapında, para için komşu paralı erkeklere kendini siktiren bir fahişeymiş. Kınamıyorum tabi… Yanlış anlama…

“Yanlış anlamam aşkım… Sen de zevkin için sikişiyorsun erkeklerle… Öyle annenin, böyle kızı…”

“Siktir ordan piç… Zaten siktiriyorsun ya dümbük pezevenk… Erkeklerle seviştikten sonra benim de yastığın altına, sütyenimin lastiğine, memelerimin arasına hiç para konulmadı mı zannediyorsun? Yatakta, acımasızca sikilmiş, yorgun yatarken çıplak bedenime para yağdıranı, yüzlük kağıdı kıvırıp amıma sokan bile oldu, haberin yok.”

“Hassiktir… Bak bunu bilmiyordum işte karıcığım…”

“Ah benim saf, pezevenk kocam ah…”

“Neyse… Ablam Merve oğlanlarla düşüp kalkmaya başladı. Ben de, Nur da birer l****a olduk mu…. Sait hoca gözünü biz kızlara, ama ille de fingirdek Merve’ye dikti. Evine temizlik yapılacak, Merve geliversin. Atölyesi biraz dağılmış, Merve toplayıversin. Yalnız kalmasınlar diye annem beni de ablamın yanında gönderirdi herifin evine…

Orospu Merve, başı, giysileri kapalı bir bir vaziyette gittiği evde kapıdan girer girmez, çalışıcam diye üstünü bir değiştirir, bir giyinirdi ki… Giyinmek değildi onunki, soyunmak… Kısacık incecik penye etekler, dekolteler, makyaj o biçim… Sanki temizlik yapmaya gitmiyor da, sevgilisiyle buluşmaya gidiyor. Söyleyince kızardı bana, “sen anlamazsın, sus” derdi.

Sait hoca elbette ablam temizlik yaparken yanımızda olurdu hep… Ben bir köşede oturup sıkıntıdan patlarken, ressamın gözleri ablamın eteğinin altından görünen sütun bacaklarından, eğilip kalktıkça göz kırpan minik dantel donlarından ayrılmazdı. Benim varlığımı da pek takmazdı ablamı yer gibi bakarken…

Ama adamcağız sikecek gibi bakmakta haksız da değildi ki… Sıcakta iş yapan ablamın ince bluzu boncuk boncuk terlemekten sırılsıklam olur, sütyensiz, bıngıl bıngıl, sağa sola oynayan kavun gibi memelerinin uçları çıplakmış gibi görünür, teni ışıl ışıl parlardı. Sait hocanın eli hep pantolonun önünde, ablama durmadan talimatlar verirdi. Eğilsin, domalsın, frikik versin de amını götünü görsün diye en dipleri, en köşe bucak yerleri temizletirdi. Sonunda dayanamaz hale gelince de sabırsızca ablamın elinden tutar,

“Gel Merveciğim, şu yatak odasını da hallediver. Pek kirlendi ortalık, orayı da tertemiz yapıverelim.” derdi…

Ablamda hayır diye bir şey yok ki… Benim elime bir magazin dergisi, bir bardak kolayı tutuştururlar, içeriye, yatak odasını temizlemeye geçerlerdi. Hesapta ben bir şeyden anlamayan safın tekiyim ya… Dergi bitmeden çıktıklarını pek görmedim. Nedense orası uzun sürerdi hep…

“Nedense…” diye güldü kocam… “Sonra?“

“Sonrası… Tabi benim ne hin olduğumu bilmiyor enayiler… Anahtar deliğinden, kapı aralığından baka baka çok kurs aldım ben onlardan… Erkeğe nasıl oral yapılır, nasıl sevişilir, hangi pozisyonlar nasıl yapılır?

Eve dönerken ablam Sait hocanın verdiği paranın bir kısmını sütyeninin içine sıkıştırır, üç beş bana sus payı, kalanı da anneme verirdi. Belki de o sütyene giren paralar yüzünden ressama gitmek için can atardı ablam… Bir süre sonra Merve ablam enişteyi buldu, evlenip gitti. Geride ben kaldım, bir de Nur…

“Sonunda… Adam gelecek şimdi… Hadi hızlan biraz…”

“Ablam varken ben de rahatlıyordum tabi… Ucundan bana da gösteriyordu biraz… O gidince ben de yolsuz kaldım. Evden hayır yok. Ablamın eskilerini giyiyoruz, bir elbise üç kız görüyor. Küçüldükçe küçüğe aktarılıyor filan… Lise çağındayım, oğlanlar etrafımda dönüyor, ben eski elbiselerle…

Gözümü kararttım bir gün, yılsonu okul balosu var, yeni elbise giymem lazım… Son çare, şık şıkırdım, epeyce dekolte, azıcık baştan çıkarıcı bir tarzda giyindim, gidip Sait hocanın kapısını çaldım. Durumu anlattım.

“Ne demek güzelim…” dedi gözleri parlayarak… “Eşek kafam, hiç seni arayıp sormadım son zamanlarda… İş güç, okul, sergi derken çok meşguldüm. Al şu parayı… Sakın gurur yapma canım… Karşılıksız vermiyorum, sen de ablan gibi gelir, ev işinde yardımcı olursun bana… Hayırsız ablan, kocayı buldu beni unuttu, hiç uğramıyor. Sait hocamın bir isteği var mı, arzusu var mı demiyor hiç… Olur mu bi tanem? Gelir misin bana?”

Gözleri velfecir okuyor, her bir yanımda dolanıyor piçin… Ablamın yatağındaki yerini almamı istiyor kart zampara, anladım tabi olayı… Şöyle bacak bacak üstüne attım mini eteğimi sıyırdım oturduğum yerde… Göğsümü kabartıp bluzumu çekiştirdim, benim füzeleri gözüne soktum iyice,

“Olur tabi Sait amca…” dedim. “Merak etme, ablamı aratmam ben sana…” Bunu söylerken gözlerinin içine bakıyorum. Ablamı aratmam derken ne demek istediğimi anladı tabi…

“İstersen o parayı elbiseye harcama… Gardrobumda bir sürü abiye giysi var. Eski karımdan, bayan arkadaşlarımdan kalma… Gel istersen, beraber bakalım. Bedenine, zevkine uyanı varsa seç birini… Bir gece değil mi bu? Giyersin, ertesi gün getirirsin.”

Gözlerim parladı sevinçten… Ohh… Hem elbisem olacak, hem de para cebime kalacak. Oyuncak alınmış çocuk gibi atlayıp boynuna sarıldım bir anda,

“Oh, yaşasın. Hadi gidip bakalım Sait amca…” dedim. O da sımsıkı sarılıp yanaklarımı öptü,

“Gel canım, gel güzelim. Elbise laf mı? Elbise senin köpeğin olsun prensesim. Güzel l****am benim…”

Yatak odasına girdik ikimiz… Bizim evin genişliğince koca bir oda, kocaman bir yatak, kocaman bir duvar boyu gardrop… Kapakları boydan boya ayna… Kimbilir neler gördü bu aynalar, ne sevişmeler, ne kadınlar gelip geçti önlerinden…

Aynalı sürgü dolap kapaklarını kenara sıyırıp açtı dolabı, içlerini gösterdi. Dediği gibi askılar dolusu elbiseler, altta renk renk, model model iskarpinler, ayakkabılar… Adeta ufak çapta bir mağaza… Beleş hem de…

Parlayan gözlerle, sevinç içinde her şeye bakıyorum, elbiselere dokunuyorum, askıları aralayıp modellerine bakıyorum. Bir tanesini beğendim, pembe, saten, askılı, cicili bicili bir şey… Askıdan çıkardım, etrafa bakınıyorum nerede denesem diye… Yaşlı kurt anladı hemen, atladı,

“Bak canım, yanlış anlama sakın… Benden çekinmene gerek yok. Çook çıplak kadın gördü bu gözler… Baban yaşında adamım. Denediğin her elbisede dışarı çıkıp girmemi istemezsin herhalde… Şuracıkta yatağın kenarında oturuyorum ben… Sen istediğini giyip çıkar. Çıkarırken başımı çeviririm, merak etme, bakmam sana utangaç tazem benim… Bu yaşta görsem ne olur, görmesem ne olur yavrum benim… Sapıklık yapacak halim yok bebeğim…”

“Yok, estağfurullah Sait amca…” filan dedim ama… Merve ablama neler yaptığını da gördü bu gözler… Balta gibi olmuş aletini çıkartıp kızın ağzına kusturana kadar sokup yalattığını da gördüm, bağırmasın diye ağzına donunu tıkayıp arkasından anal seks yaptığını da gördüm. Sapıklık yapacak hali yokmuş.

Bir dolapta beni bekleyen elbiselere baktım, bir de karşımda dil döküp yalvaran zamparaya… Pantolonunun arka cebindeki şişkin cüzdan gözümün önüne geldi mi? Siktir et dedim kendi kendime… Bırak ne görmek istiyorsa görsün ibne… Aşınmayacak ya bakmakla diye düşündüm. Cilveli cilveli,

“Peki Sait amca… Dediğin gibi, babam yaşındasın. Senden bana kötülük gelmez herhalde… Ama soyunurken bakmayacaksın, tamam mı?”

“Bakmam bebeğim… Bakmam canımın içi… Şeker parem… Merak etme sen… Bakmam güzelim… Bak, arkamı döndüm bile…”

Gerçekten arkasını döndü. Ben de onun bakmadığından emin olunca, üstümdeki günlük giysiyi yavaşça çıkardım. Altımda bir minicik külot dışında çıplak kaldım. Askıdaki elbiseyi çıkardım, evirip çevirdim, biraz tedirgin üstüme geçirdim. Gardrop aynasının karşısında düzeltip nasıl olduğuna baktım.

“Çok güzel yakıştı bebeğim. Maşallah… Fıstık gibi oldun. Bacaklarının güzelliğini ortaya çıkardı mini elbise… Nil, bak altta elbisenin rengine uygun topuklu ayakkabılar da var. Onları da dene elbiseyi giyerken…”

Gözleri pırıl pırıl, baştan aşağıya süzüyordu beni… Elbisenin miniliğine, bacaklarımın kalçaya kadar açılmasına aldırmadan eğilip gözüme kestirdiğim bir çift yüksek topuklu ayakkabı aldım, ayağıma geçirdim. Ayağa kalktım, eteğimi savurtarak etrafımda dönüp kendimi Sait hocaya gösterdim.

“Harika, harika…” diyordu, başka bir şey demiyordu adam… “Yalnız bir kusuru var. Elbise hem dar, hem çok ince… Külodun iz yapıyor, desenleri bile belli oluyor. Bence külotsuz giy sen bunu…”

“Aaa… Olur mu Sait amca?” filan derken ikna oldum. Eğildim, ellerimi iki yandan eteğimin altına sokup külodumu çıkarıverdim. Zaten minicik bir şeydi, avucumun içinde top yapıp tekrar döndüm, kalçalarımı hem aynaya bakıp kendime, hem de dönüp Sait hocaya gösterdim.

“Nasıl? Şimdi iyi mi?” diye sordum. Yutkundu, gülerek, şakacıktan eliyle bir şaplak attı kıçıma,

“Harika oldu canım… Hem kalçalarının güzelliği ortaya çıktı. Ne kadar diri, dolgun kalçaların olduğu belli oluyor bu elbiseyle… Oğlanların dibi düşecek baloda, kendine dikkat et bebeğim…” Bir kahkaha attım,

“Aman Sait amca…” dedim kırıta kırıta… “Hem dikkat et diyorsun, hem beni külotsuz yolluyorsun oğlanların arasına…” O da sırıttı,

“Sana yakışıyor güzelim… Külotsuz giyilir bu elbise, külodun iz yapmasını, görünmesini istemez hiç bir kadın… Hem fena mı? Çıktığın bir oğlan filan varsa, hazır olursun işte… Çocuğun sikinin önünde engel filan yok… Kenarda köşede masada koltukta işi bitirirsiniz.” Yanaklarım kızardı bunu duyunca, utandım.

“Yapma Sait amca… Kızım ben daha… Öyle iş bitirme, sik filan… Deme öyle, utanıyorum.”

“Şaka yapıyorum bebeğim… Kızma hemen… Ama dediklerimi yabana atma sen… Kendine dikkat et canım… Öyle seksi, öyle nefis bir şey oldun ki… Değme erkek dayanamaz senin güzelliğine, fettanlığına… Tenhada filan yakalarlarsa seni…”

Beğenilmekten memnun, gülümseyerek inadına inadına üstüne gittim ben de,

“Ne yaparlar Sait amca?”

“Ah fettan şıllık seni… Sen de biliyorsun ne yapacaklarını.. Ellenmedik yerini, koklanmadık gülünü bırakmazlar senin… Bir iki kokteyl kadehini tutuştururlar eline, bekaretin uçup gider, anlamazsın bile… Hadi, ben arkamı döneyim. Diğerlerini de dene de, istediğin gibi bir şey bulalım sana… Olmadı, yenisini alırız aşkım…” Arkasını döndü. Bakmadığından emin olunca,

“Tamam Sait amca…” diyerek üstümden elbiseyi sıyırıverdim. Askıdan başka elbise bakmaya başladım. Az önce altımdaki külodu da çıkardığımdan anamdan doğduğum vaziyette, çırılçıplaktım. Gözümün ucuyla kart hayranımın bana dönüp bakmadığını kontrol ediyordum bir yandan… Sırtı dönük olduğundan içim rahat, sallana sallana bakıyordum elbiselere…

Epey bir elbise denedik o şekilde… Giydim, çıkardım, giydim çıkardım. Her giydiğimde Sait hoca inceden inceye süzüyor, sağa sola döndürüyor, fikrini söyleyerek bana yardımcı oluyordu.

Bir yandan da içten içe “ne yapıyorum ben böyle” diyorum. Çırılçıplağım. Benden yaşlı bir erkeğin yatak odasında, onunla başbaşayım. Üzerimde elbise varken bakıyor ama, içimde ne külot, ne sütyen, hiçbir şey olmadığını biliyor adam…

Beğenerek bakıyor hem de… Yatırıp sikecek gibi bakıyor. Hem tedirginim. Hem de beğenilmekten mutluluk duyuyorum, kıvanıyorum. Şu yatakta ablama yaptıkları gözümün önüne geliyor. Bacaklarını omuzuna koyarken, domaltıp arkasından girerken, kucağında zıplatırken… Merve’nin bacaklarını ayırıp amını yalamaları, zevkten kıvrandırmaları… Ressamın bilek gibi sikinin ablamın ağzında, amcığında kayboluş anları… Kendini arkaya atıp inlemeleri… Ablamın dudaklarını ısıra ısıra orgazm oluş anları… Kasılmaları… Üzerine yağan spermler… Offf…

Meme uçlarım dikilmiş, kasıklarım tutuşmuş, ıslanmaya başlamıştım. En son giydiğim elbiseyi çıkarmış, yine çırılçıplak vaziyetteydim. Baktım, nerdeyse bacak içlerimden süzülecek zevk sıvılarım, etajerin üstündeki mendil kutusuna uzandım silmek için… Elime bir tane mendil alıp bacak arama götürmüştüm ki, Sait hoca,

“Bırak silme bebeğim… Islak kalsın…Böyle daha güzel…” dedi tok bir sesle…

İrkilerek başımı kaldırdım, baktım, arkası dönük hala… Bakmıyor.

“Ne, nasıl, neyi silmeyeyim Sait amca?” dedim şaşırarak, elimde mendille kalakaldım.

Sonra, dehşetle yatağın yan tarafındaki ayaklı büyük boy aynasını farkettim. Aman tanrım… Sırtı dönük, bakmıyor diye rahat rahat soyunduğum, çırılçıplak dolaştığım tüm o anlarda, adam beni boy aynasında izliyormuş meğer… Hay benim aptal kafam… Nasıl da düşünemedim beni o aynadan görebileceğini…

Utandım, yerin dibine geçtim. Sait hoca yatağın kenarından bir hamlede kalkıp yanıma geliverdi. Elimdeki minicik mendille üçgenimi, diğer kolumla çıplak memelerimi kapatmaya çalışıyordum beyhude… Gülümseyerek iki elimi de bileğimden tuttu sıkıca, canımı yakmadan, kendine çekti, sımsıkı sarıldı çıplaklığıma… Kollarının cenderesinden kaçamıyor, ürkek bir kuş gibi çırpınarak çaresizce yapacaklarını bekliyordum. Yatıştırmak ister gibi saçlarımı okşadı, sırtımı, belimi… Eğilip omuzlarımı öptü, kulak memelerimde, yanaklarımda dudaklarını dolaştırdı. Sürekli,

“Şişşştt… Sakin ol yavrum… Sakin ol bebeğim… Benden sana kötülük gelmez. Merak etme… Rahat bırak kendini…” diyordu sakin bir sesle…

“Bırak beni Sait amca… Lütfen… Bırak gideyim…” diye yalvarıyor, çırpınıyordum, gözlerimden yaşlar akıyordu. Gözyaşım aktıkça kah parmaklarının ucuyla, kah eğilip dudaklarıyla alıp siliyordu yaşları… Kollarının arasından bırakmıyordu ama… Kulağımın içinde fısıltı halinde hipnotize edici sesiyle durmaksızın sakinleşmemi telkin ediyordu.

Sonunda sakinleştim, duruldum, gözümün yaşı da, iç çekmelerim de bitti. Yavaşça, ürkütmemeye çalışarak yatağın kenarına oturttu beni, önümde diz çöktü. Belime sarılmış, bırakmıyordu ama… Başını kucağıma koydu uslu bir kedi gibi… Ellerimi tutup saçlarına götürdü. İstemsizce kucağımdaki başını, uzun saçlarını bir süre okşadım. Başını kaldırıp gözlerimin içine baktı,

“Benden korkma aşkım… Benden sana kötülük gelmez. Sakın merak etme, korkma, çekinme… Senin istemediğin bir şeyi sana asla yapmam. Hiç ablandan benim hakkımda kötü bir şey duydun mu? Bir kez olsun beni size şikayet etti mi ablan? Söyle bana meleğim…”

“Şeyy… Hayır, hiç duymadım.” dedim dudaklarımı büzüp…

“Duyamazsın bebeğim. Ben ressamım. Çıplaklık benim için sanat… Güzel kadınları, çıplak kadınları severim. Resimlerini yapmaya bayılırım. Ama o kadar…”

Biraz uzaklaşıp baştan aşağıya süzdü beni… Saçlarımı tutup düzeltti, başımı iki yana çevirdi, parmaklarının ucunu yukarıdan aşağıya, saçımdan dizlerime kadar tüm bedenimde gezdirdi. Sonra da,

“İster misin, senin de resmini yapayım mı? Çok güzelsin. Canlı bir tablo gibi vücudun var. Bırak resmini yapayım senin, poz ver bana… Tek yapacağın bana poz vermek… Başka bir şey istemiyorum senden…”

“Şey… Böyle çırılçıplak mı Sait amca? Ayıp değil mi? Ya annemler bir şey derse?”

“Merak etme canım… Haberleri bile olmaz. Temizlik yapmaya diye gelirsin, biz iki yaramaz resim yaparız. Annene vermen için para veririm sana… Arada kaçar gelirsin. Güzel vakit geçireceğiz, inan bana…”

“Bilmem ki…” dedim. Elimi tutup ayağa kaldırdı, heyecan dolu bir sesle,

“Ben biliyorum. Hadi gel, şimdi, şu an başlayalım resme…”

Elimi bırakmadan telaşlı telaşlı yatak odasından fırladık, el ele uçarcasına merdivenden inip atölyesine girdik. Beni en çok ışık alan bir köşeye götürdü. Geniş bir kadife berjer vardı köşede, uzanmamı istedi.

Dediğini yaptım ama, hala çırılçıplaktım. Elimin birini istemsizce apış arama, sarımtırak tüyleri yeni çıkmış üçgenime götürüp kapatmaya çalışıyordum. Güldü, incecik, şeffaf bir şifon getirip memelerimden apış arama kadar uzattı, bir nebze çıplaklığımı örttü. Pozumu ışığın durumuna göre ayarladı. Sonra da şövalyeyi, boş tuvali, resim malzemelerini alıp resmimi yapmaya başladı.

Aramızda biraz mesafe olunca güven gelmişti bana… Ressamın parlayan hayran gözleriyle çıplak bedenime bakıp bakıp resmimi yapması da hoşuma gitmişti. Uzun süre çalıştı. Arada çişim filan gelince öylece kalkıp banyoya gidiyordum çıplak çıplak… Artık beni izlemesini, çırılçıplak bedenimin her yerini görmesini umursamıyordum. Verdiği tülü bile kenara bırakmıştım. Öylece uzanıp poz veriyordum.

Böyle başladık işte… Ben olaya iyice ısındım. Zaten evden arayan soran yoktu. Neredeyse her gün kaçıp geliyordum. Beni heyecanla bekliyordu. Atölyeye geçiyorduk hemen, üzerimde ne varsa soyunup çırılçıplak kalıyor, poz vermeye başlıyordum. Bir yandan da konuşuyor, sohbet ediyorduk. Çekinmeyi, kaç göçü bırakmıştık aramızda… Her konuda konuşabiliyorduk, hoşuma gidiyordu sohbeti, öğütler veriyor, derdimi dinliyor, sorunlarımda yol gösteriyordu.

“Gerçekten bakire misin Nil?” dedi bir gün… “Erkek arkadaşın yok mu hiç? Bu güzellikle mümkün değil, inanmam.”

“Var ama… Ne bileyim, korkuyorum işte…” dedim. “Öyle, yüzeysel takılıyoruz oğlanlarla… Annem ya da ablam gibi olmaktan korkuyorum belki…”

“Ama hiç merak etmiyor musun? Canın istemiyor mu?”

“Canım istiyor tabi ama, dediğim gibi, korkuyorum.” Susup düşündüm, söylesem mi, söylemesem mi diye, sonra güldüm, “Hem merak edecek bir şey yok ki… Ablamla seni çok izledim bu evde… Nasıl bir şey olduğunu biliyorum en azından, yapmasam da…” Şaşırdı,

“Bak sen şu küçük dişi şeytana… Demek bizi sevişirken izledin ha? Hoşuna gitti mi bari gördüklerin?”

Gördüklerimi hatırlayınca elim istemsizce apış arama gitti. Bel bölgeme ılık ılık kan yürümüştü sanki, içi kaşınıyordu. Daha kötü oldum ama… Çizgiyi kaşıyayım derken parmağımın ucu klitorisime denk gelince irkildim. Kabarmıştı. Telaşla elimi çektim. Parmağım ıslaktı. Parlıyordu. Başımı çevirip ressama baktım. Elindekileri bırakmış, beni izliyordu.

“Nil, sakıncası yoksa o ıslak parmağını emmek istiyorum. İzin verir misin canım? Sadece parmağını emeceğim. Sonra da resme devam edicem.”

Şaşkın şaşkın kalakaldım. Bir şey söyleyemedim bile… Sait hoca iki adımda yanımda bitiverdi. Berjerin önünde diz çöküp amımı kaşıdığım elimi tuttu. Islak parmağımı ağır çekim hareketlerle dudaklarına götürdü. Öptü. Öptü. Sonra da dudaklarını aralayıp parmağımı ağzına soktu. Sıcacıktı ağzı… Dili… Islaktı onlar da… Bir süre parmağımı emdi. Sonra ağzından çıkarıp elimi sakince yanıma uzattı. Geldiği gibi dönüp resmin başına gitti.

Offf… İçimde kasırgalar kopuyordu sanki… Yaptığı şey beni benden almıştı. O ise bana, benim ne halde olduğuma aldırmaksızın tuvale fırça darbelerini vuruyordu soğukkanlı bir şekilde… Neden sonra tekrar sordu bana,

“Cevap vermedin Nil? Gördüklerin hoşuna gitti mi demiştim sana…”

“Gitti, evet…” diye yanıtladım boğuk bir sesle…

“Neler gördün ki? Gördüklerin seni baya etkilemiş gibi…”

“Ne bileyim işte… Seks yapıyordunuz. Sevişiyordunuz.”

“Hadi anlat bana biraz… Neler gördün o gün izlerken?”

“Bir gün değil ki… Yatak odasına girdiğiniz her defasında ben de anahtar deliğinden izledim sizi… Kapıyı açık bıraktığınızda kapının önünde kapı aralığından… Defalarca… Ablama yaptığın her şeyi gördüm. En ince ayrıntılarına kadar hem de…”

“Seni azgın röntgenci seni.. Eee? Senin de canın çekmedi mi? Kapı önünde kendini okşayacağına yanımıza gelseydin ya sen de… Aramıza katılırdın, sen de zevk alırdın.” Yanaklarım kızarmıştı iyice… Başımı yana çevirdim, bana bakıyordu hep…

“Doğrusunu istiyorsan, evet, canım istedi. Çok istedi hem de… Sizi izleyip kendimi okşadım hep… Her defasında içimden keşke ablamın yerinde olsaydım diye geçirdim.”

Ben konuşurken yavaş adımlarla yanıma gelmişti yine… Yanıma, berjerin kenarına oturdu. Çıplak vücudumu baştan aşağıya süzüyordu. Elini uzatıp yavaşça, tüy gibi, tüm bedenimde gezdirdi. Hoşnutlukla ürperdim. Gerildim. Zevkten bütün tüylerim diken diken oldu.

“Oh… Yapma Sait amca…” dedim yutkunarak… Sanki durma devam et der gibi söylemiştim bunu… Durmadı, devam etti. Okşadı, okşadı… Memelerimi, karnımı, bacaklarımı, kasıklarımın tüylerini…

“Artık amca yok…” dedi fısıltıyla… Eğilip heyecandan kuruyan dudaklarıma bir öpücük kondurdu. “Amca yok…” Başımı salladım peki anlamında…

“Çok güzel dudakların var canım… Çok tatlı… Peki şimdi ister misin? O gördüğün şeyleri sana yapmamı? Seni de ablan gibi zevkten bağırtmamı istemez misin bebeğim?”

“Yapamam” diye inledim çaresizlikle… “Bakireyim dedim sana… Çok istiyorum ama… Yapamam…”

Tekrar öptü dudağımı… Bu kez uzunca… Dudaklarının arasına kıstırdı, bastırdı, dilini hissettim dudaklarımda, yalıyordu. Fısıltılı konuşmasına devam etti dudaklarımın arasında, öpüşmeyle karışık,

“Onu dert etme sen… Kızlığına hiçbir zarar gelmeyecek. İçine girmeden zevk vereceğim sana… Zevkten deli olacaksın. Ablan gibi kıvranacaksın zevkten… İnan bana, güven… İstiyor musun? Zevk almak, sevişmek, orgazm olmak, mutlu olmak ister misin?”

Titreyen ellerimle beni öpen adamın yanaklarını okşadım, saçlarını… Gözlerinin içine baktım.

“Evet… İstiyorum. Bana zevk vermeni istiyorum. Çok hem de… Deli gibi istiyorum. Hadi Sait… Al beni… Ne yapacaksan yap.”

Birden ayağa kalktı. Üzerinde ne varsa çıkarıp fırlattı. Bir anda o da çırılçıplak kalıvermişti. Yattığım yerde onun heybetli vücuduna bakıyordum. Bacaklarının arasında taş kesilmiş, bana bakan erkekliğine… Defalarca ablamın her deliğine girip çıktığını gördüğüm, nasıl bir canavara dönüştüğünü gizlice izlediğim erkeklik organı hemen yanıbaşımdaydı. Kaya gibi sert… Dimdik…

“Dokunsana ona…” dedi yukardan boğuk bir sesle… “Okşa… Elinin sıcaklığını hissettir.” Elimi uzatıp parmak ucuyla dokundum önce… Ürkek, titrek… “Kavra onu parmaklarınla… Okşa… Avucunda sık.”

Dediğini yaptım. Okşadım, sertliğini hissettim parmaklarımda, damarlarını… Alçalıp yanıma konuşlandı, penisini dudaklarıma değdirdi. Başını öptüm. Bekliyordu. Anladım beklediği şeyi… Dudaklarımı aralayıp başının içeriye girmesine izin verdim. Yavaşça, yılan gibi kayarak girdi ağzıma… Dudaklarımı kapatıp emdim, ağzımın içinde dilimle bastırarak yaladım.

Fazla durmadı ağzımda… Çıkarıp berjerin yanına diz çöktü, bacağımın birini aşağıya aldı, kalçamı kendine çekti. Diz çöktüğü yerde benim sarımtırak tüylü şeftalimle burun buruna geldi. Başımı kaldırıp ne yaptığını izliyordum. Heyecanla sordum ona da,

“Ne yapacaksın bana Sait?” Gözlerini şeftalimden ayırmadan yanıtladı beni,

“Senin yaptığını… Ben de seni öpüp yalamak istiyorum. Sen de ister misin? Amcığını öpüp koklamamı, yalayıp emmemi ister misin?” Gülümseyerek,

“Terbiyesiz…” dedim. “Ahlaksız adam… Amcık diyorsun bir de, karşında genç bir kız var senin…” Heyecandan ölecek gibiydim. Argo konuşmaları öylesine tahrik ediyordu ki beni… O da bunun farkındaydı. İnadına inadına konuşuyordu,

“Amcık… Senin amını götünü yalarım ben… Klitorisini emeceğim şimdi… Sen de benim sikimi yalayacaksın. Yarrağımı… Taşaklarımı yalamanı da isterim, ona göre… Hoşuma gider, bayılırım.”

“Hadi artık pis adam… Ne yapacaksan yap. Bekleyecek halim kalmadı. Amımı öpecek misin, yalayacak mısın, yap artık…”

“Peki canım. Bir tanem. Sana söylemiştim ben daha önce, senin istemediğin hiçbir şey yapmam sana demiştim. Bak şimdi, sen istediğin için yapıyorum bunu… Yalamamı istiyorsun değil mi?” Yattığım yerde kıvrandım,

“Evet…” diye hırladım adama… “İstiyorum. Yala hadi… Öp amcığımı… Ben istiyorum. İzin veriyorum sana… Öp şunu…”

Bacaklarımı aralayıp başını kasıklarıma yaklaştırdı. Minik minik öpücüklerle üçgenimin etrafında dolaştı önce… Ohh… Güzel… Sonra öpücükler çizgide yoğunlaştı. Biraz daha bacaklarımı açtım. Kan hücum edip şişmiş amımın dudakları açıldı iyice, ıslak iç dudaklar pembe pembe meydana çıktı. Durup hayran hayran baktı amcığıma,

“Hadi, ne bekliyorsun?” diye çıkıştım yine… “Öp…”

Onun sıcak, sert erkek dudakları benim pembe, ıslak, tazecik am dudaklarımla öpüşmeye başladı bir anda… Harika bir şeydi bu…

“Aahhh…” diye kıvrandım zevkle… “Güzell… Çok güzel…” diye inledim. İşine devam etti Sait hoca… Dudaklarıyla öptü, klitorisimi iki dudağının arasına kıstırıp emdi, iç dudaklarımı yaladı, emdi, dilini bir penis gibi olabildiğince içime sokmaya çalıştı. Dakikalarca kıvrandırdı beni… Sonunda beynimde şimşekler çakmaya, kasılmaya başladım. Boşalıyordum. Adamın başını bacaklarımın arasına kıstırıp hareketsiz bıraktım. Kalçalarımı kaldırıp indiriyor, ressamın saçlarını yoluyordum bilinçsizce… O ise dudaklarını amcığıma kapatmış, ağzının içine alıp acımasızca, vantuz gibi emmeye devam ediyordu ben boşalırken…

“Yeter… Yeter artık… Bırak…” demek zorunda kaldım sonunda… Ellerim halsizce iki yanda, son orgazm kasılmalarımı yaşıyordum. Elleri kasılıp duran bedenimde, karnımda, memelerimde dolaşıyor, aldığım son hazzı uzatmaya çalışıyordu.

“Güzel miydi bebeğim? Beklediğin gibi oldu mu?” diye sordu, karnımda öpücüklerle dolaşırken…

“Evet… Harikaydı. Hiç böyle bir şey yaşamamıştım. Nefis…” diyebildim.

“Daha neler yaşayacaksın. Bekle bakalım. Şimdi sıra sende güzelim. Sen de bana yaşat o zevki… Sikimi yala… Em…”

Dizlerinin üzerinde yaklaşmış, sikini memelerimde dolaştırıyor, sonra da ağzıma uzatıyordu. Elimle tutup ağzıma soktum. Yaladım, emdim, vakumladım. Çıkarıp tükürüklerimle kayganlaşan aleti boydan boya sıvazladım, masturbasyon yapar gibi parmaklarımın arasında kaydırdım. İnternetteki pornolarda, ablamla yatak odasında yaptıklarından ne kaptıysam, ne öğrendiysem üzerinde. uyguladım.

Az sonra o da inlemeye, böğürmeye, kasılmaya başladı. Birden ellerimin arasındaki alet iyice sertleşti, ucundan beyaz sıvılar fışkırıyordu. Ben ne olduğunu anlamaya çalışırken yüzüm gözüm sperm içinde kalmıştı bile… Bitince yanıma uzandı. Yanağımdaki spermleri parmağının ucuyla alıp dudağıma sürdü,

“Yala, tadına bak… Erkeğin spermleri bu… Tanışmalı, alışmalısın… Bundan sonra hayatında bir yeri olacak. Erkekler sürekli sana bunu yedirmeye, yutturmaya çalışacaklar,. Çok severler senin bunu yapmanı…” dedi. Zorlayınca dudaklarımı aralayıp parmağını emdim, biraz iğrenerek de olsa, sperminin tadına baktım.

Eve gitme saati gelene kadar öylece, çırılçıplak yattık. Birbirimizi okşadık. O günden sonra hep oral seks yaptık. Beni hiç zorlamadı. Bekaretimi bozmadan bana zevk verecek ne varsa yaptı. Hep kolladı beni, ihtiyaçlarımı gördü. Kendince sevdi işte…

Ben de ona modellik yaptım. Özel ders verirken öğrencilerine de çıplak poz verdim. Kızlı erkekli resim öğrencilerinin karşısında çırılçıplak durup saatlerce modellik yaptım. O da değişik bir duyguydu. Bugünkü umursamazlığım, teşhirciliğim o günlerden kalma belki de…

Categories: Uncategorized

Çok Güzel Oldu

No Comments

Blowjob

lise yıllarındaydı 4 kişi takılırdık herzaman 2 oğlan arkadasımız ve biz 2kız takılırdık günlerden bi gun bizi eve cagırdılar biz tabii olaydan haberimiz yok bunların niyeti bizi becermek miş…her neyse biz arkadasım burcu ile eve girdik ben erkek arkadasım olan fatih le beraber burcuda ender le beraber oturuyordu biraz hoş beş muhabbetten sonra ortam sıcaklaşmaya basladı… daha sonra ender burcuyu odaya cıkardı…ben asagıda fatihle beraber otururken yukarıdan ahh uhh sesleri gelmeye basladı…ben fatihin yuzune sole bi baktım bana sadece gulumsedi…ben neler oluyor demeye kalmadı…fatih uzerime abandı…ve hiç korkma acımıycak dedi ben ona guveniyordum ve kendimi onun kollarına bıraktım fatih sevişmeyi çok iyi biliyordu…once öpüşmeye basladık daha sonra fatih bana sole dedi -bebeğim kendini bana bırak seni bulutların uzerine cıkarıcam dedi…ama benim aklım hala burcunun cıkardığı seslerde kalmıştı…sonra ben sex e adapte olmaya calışırken bir anda içimde bir sıcaklık hissettim ne olduğunu anlamaya calısıyordum bir yandan acı biryandan yanma hissi basmıştı bedenimi…bir tuaf korku sardı benliğimi…fatih benim agzımı kapatıyordu bense hala olayın şokunda idim çünkü daha önce hiç biriyle yatmamıştım…benim için o iri damarlı seyi almak hiçde kolay değildi fatih bana acıyıp acımadığını sordu bende -acıyor ama seninle olmak bana guven veriyor dedim…varlığın acıyı dindiriyor dedim …bana -artık benimsin bebeğim benim olacaksın dedi…bende-ben zaten senin olmak istiyordum ve sonun da bu oldu dedim… ve sabaha kadar içimde gidip gelen o yaratığın esiri olmuştum…yasasın sonun da bende bu heyecanı yasamıştım ve bundan cok zevk almıştım …bur5cuya ne mi oldu …onuda solıyeyim onlar evlen di şimdi cocukları var 2 tane bense hala bu işleri yapıyorum ….

Categories: Uncategorized

ben karım ve sevgilisi ( Alıntı )

No Comments

ben karım ve sevgilisi ( Alıntı )

Ben, eşim ve sevgilisi

Her şey eşimle sex hayatımıza renk katmak için biribirimize fantezilerimizi anlatarak başladı. Eşimin fantezileri genellikle romantik sevişme ile ilgiliydi. Ancak, benim submissive fantezilerimi öğrendikten sonra, sevişmelerimiz sırasında zaman zaman dominant rolü oynamaya başladı. Zamanla bu rolde oldukça başarılı olmaya başladı. Eşimin seksi kıyafetler giyip, siyah naylon çorapları ve uzun topuklu ayakkabıları ile beni önünde diz çöktürmesi, ayaklarını öptürmesi, önünü ve arka deliğini yalatması, sık sık oynadığımız fetiş oyunlarıydı. Eşim, benim bu oyunlardan aldığım zevki görünce zamanla kendisi de zevk almaya başladı.

Bazen beni önünde diz çöktürür, üç dört kez orgazm olana kadar kendini bana yalatırdı. Yine böyle bir günde, eşim sevdiği bir porno filmi izliyor ben de bir yandan onun önünü yalıyor, bir yandan da kendimle oynuyordum. Yine dört beş kez orgazm olmuştu. Bana sırt üstü yere uzanmamı söyledi. Ben uzandıktan sonra gelip ağzımın üzerine oturdu. Bir müddet ağzımın üzerinde gidip geldikten sonra “Ağzını aç” dedi. Ağzımı açar açmaz bir anda neye uğradığımı şaşırdım. Ağzıma işemeye başlamıştı. O ağzıma işerken kendimle oynuyordum ve sonunda sarsılarak boşaldım. Eşimin yüzündeki muzur gülüşü unutamıyorum. Daha önce bunu yapmasını eşimden bir kaç kez istemiştim ama her seferinde geçiştirmişti. O günden sonra bunu zaman zaman yapmaya başladık. Bazen çişini azar azar yapar ve ağzımı çişiyle doldurur, ağzımdakileri içmemi emreder ve sonra tekrar doldururdu. Hepsini içmekte zorlanırdım. Ama bir kaç kez hepsini bana zorla içirdiği de oldu.

Zamanla bir takım sex oyuncakları almaya başladık. Kelepçe, tasma, dildo, vibratör en sık kullandıklarımızdı. Bir keresinde eşim bana ayaklarını öptürüyor, bir yandan da ona aldığımız dildoyu içine sokup çıkarıyordu. Ellerim arkadan kelepçelenmiş, taş gibi sertleşmiş sikimi yatağın kenarına sürterek doyuma ulaşmaya çalışıyordum. Eşim de bunu gördükçe daha da zevke geliyor, inliyordu. Bir ara bana takmış olduğu tasmanın zicirini kendine doğru çekti ve gözümün içine bakarak “Dildoyu içime sokup çıkarırken ne düşünüyorum biliyor musun?” diye sordu. Ne düşündüğünü sordum. Cevabını duyduğum zaman kulaklarıma inanamadım. Eşim, eski erkek arkadaşlarından biriyle beraber sex yaptığını, bu sırada benim onları seyredip kendimle oynadığımı düşündüğünü söyledi. Sonrasında eski sevgilisinin onun içine geldiğini düşündüğünü söyledi. Bunu duyunca kendime dokunmadan oracıkta geldiğimi hatırlıyorum. Eşimin başka bir erkekle yatması, benim en büyük fantezimdi. Henüz gelmiş olmama rağmen sikim hala dimdikti. Eşim bunu görünce “Devam etmemi ister misin?” diye sordu. Tereddütsüz “Evet” diye cevap verdim. Eşim “Anlaşılan bu fantezi sevgili kocamın çok hoşuna gitti” derken, yüzünde yine o çok bildiğim muzur gülücük belirdi. İçindeki dildoyu çıkarıp ağzıma doğru uzattı ve “Devam etmemi istiyorsan, erkek arkadaşımın sikini yalaman gerek” dedi. Duyduklarıma inanamıyordum. Ağzımı açıp onun içinden çıkan dildoyu büyük bir zevkle yalarken, o da ayaklarıyla sikimi okşuyordu. Eşim daha sonra saçlarımdan tutup kafamı bacaklarının arasına sokarken, “Hadi gel kocacım, erkek arkadaşımın amıma boşalttığı menileri yala bakalım” dedi. Eşimin amını büyük bir iştahla yalarken, sikimi eşimin bacaklarına sürtüyordum. Eşim heyecanladığımı görünce “Bakıyorum pek bir heyecanlandın. Godoş olmak hoşuna gitti galiba” dedi. Sadece boğuk bir inilti çıkarabildim. Eşim “Sevgilimin menisini bu kadar sevdiysen, bir dahaki sefere söyliyeyimde senin ağzına boşalsın. Ne dersin?” dedi. Bu son cümleyi duyunca kendimi tutamadım ve eşimin bacaklarına bir kez daha boşaldım. Eşim bunu görünce kahkahayı bastı. “Ooooo, godoş kocamın ne fantezileri varmış da bana anlatmıyormuş” dedi. Utancımdan kıpkırmızı olmuş ama bu aşağılanmadan bir o kadar da keyif almıştım. Daha sonra biribirimize sarılıp yatarken, “Bu fantezi çok hoşuna gitti anlaşılan” dedi. Karıma, onun başka biriyle yatarken seyretmenin en büyük fantezim olduğunu, ama çok istememe rağmen bunu kendisine anlatacak cesareti kendimde bulamadığımı söyledim. Eşime bu fanteziyi nasıl uydurduğunu sordum. O da benim bu fantezimi bilgisayardaki tarama geçmişime tesadüfen baktığı sırada, ziyaret ettiğim siteleri ve okuduğum hikayeleri gördüğünde öğrenmiş olduğunu itiraf etti. Okuduğum hikayeler ona oldukça ilginç gelmişti. Önce çok şaşırmış, hatta bir süre biseksüel olduğumu düşünmüştü. Ancak okudukça bu tür fantezilerin bir çok çiftin sex hayatını süslediğini öğrenmişti. Zamanla bu fantezi onun da hoşuna gitmeye başlamıştı. Bu olay bundan yaklaşık yedi yıl önce oldu.

O günden sonra eşim beni tahrik etmek için bu fanteziyi sık sık kullanmaya başladı. Sex hayatımız eskisinden çok daha renkli olmaya başlamıştı. Bu şekilde aşşağılanmak beni her seferinde olağan üstü tahrik ediyordu. Eşim de her seferinde bu fanteziyi daha da geliştiriyor, ve fantezilerimizde bana akla hayale gelmedik şeyler yaptırıyordu.

Bir akşam, yemeğimizi yerken “Yemekten sonra hazırlan bara gideceğiz” dedi. Aslında bu tür programları beraber yapardık. Sesinde fantezilerimiz sırasında kullandığı dominant tonu sezmiştim ve bunun arkasından bir şey çıkacağını hissediyordum. Yemek sonrasında hazırlanırken eşimin her zamankinden daha seksi kıyafetler giydiğini farkettim. Oldukça kısa ve dar bir mini etek giymişti. Aklından ne geçtiğini sorunca, bana bu akşamki bar ziyaretimizin her zamankinden biraz daha farklı olacağını söyledi. Bara ayrı ayrı gireceğimizi, kendisinin onu tatmin edecek gerçek bir erkek bulmak için yalnız kalması gerektiğini söyledi. Önce şaka yaptığını zannettim. “Ciddi misin sen?” diye sorduğumda, “Ne o, godoş kocam beni kıskandı mı?” diyerek sırıttı. “Evet kıskandım ama sikim de taş gibi oldu” dedim. Karım elini sikime attı ve sertliği hissedince “Ooo, bakıyorum da godoş sevgilimin küçük siki kalkmış” dedi. O akşam barda ayrı köşelere oturduk ve biribirimizi tanımıyormuşuz gibi davrandık. Eşim kendisine bir kadeh şarap ısmarladı. Uzunca bir süre şarabını yudumladıktan sonra ikinci şarabını istedi. Bu sırada eşimden daha genç olduğu belli olan yakışıklı biri barmenden içki istemek için eşimin yanından bara doğru uzandı. Bu arada bar da iyice kalabalıklaşmıştı. Adam içikisini beklerken karımla sohbet etmeye başladılar. Ben, barın onlardan uzak köşesinde oturduğum için ne konuştuklarını duyamıyordum. Üstelik bar da oldukça gürültülüydü. Konuşmaları gittikçe uzadı ve sonunda adam eşimin yanına oturdu. Uzunca bir müdddet konuştuktuktan sonra adam eşimi dansa kaldırdı. İlk danstan sonra gelip bara oturduklarında konuşmaları oldukça samimi bir hal almıştı. Eşimin attığı kahkahalardan oldukça eğlendiği belliydi. İkinci kez dansa kalktıklarında oldukça samimi bir şekilde dans etmeye başladılar. Ben oturduğum yerde kalkan sikimi saklamaya çalışıyordum. Tekrar gelip yerlerine oturduklarında adamın eli eşimin omuzlarındaydı. Hatta zaman zaman diğer eliyle eşimin bacaklarını okşuyordu. İnanılmaz şekilde tahrik olmuştum. Bir müddet sonra eşim hesabı istedi ama adam ona hesabı ödetmedi. Adamla vedalaşan eşim bardan ayrılırken bana çaktırmadan dışarı çıkmamı işaret etti. Arabaya bindiğimizde elimi sikimin üstüne attı. Sikimin taş gibi olduğunu hissedince, gülerek “vooov, başka bir erkekle flört etmem küçük sikli godoşumu tahrik etmiş” dedi. Eve gittiğimizde bana amını yalatırken, bir dahaki bara gidişimizde tanıştığı adamı eve atacağını, eve arabımızla dönerken benim onlara şöförlük yapacağımı, onların ise arkada sevişmeye başlayacaklarını, eve gittiğimizde onlara içki servisi yapacağımı, daha sonra ben onları seyrederken adamla öpüşeceklerini, sonrasında ben oturma odasında beklerken adamla elele yatak odasına geçeceklerini, adama bizim yatağımızda kendini siktireceğini, daha sonra adamı gönderip adamın menilerini boşalttığı kondomun içindekileri bana yutturacağını söylüyordu. Bu bar fantezimiz her ikimizi de çok tahrik etmişti. Bunu bir kaç kez tekrar ettik. Her seferinde eve döndüğümüzde deli gibi sevişiyorduk. Bir keresinde yine bardan eve dönmüştük ve eşim yine bana amını yalatıp eve attığı adamla ne yapacaklarından bahsediyordu. Fantezisinde adamla yine yatak odasına geçeceklerini, soyunup yatağa girdikten sonra beni yanlarına çağıracağını, benim eşimin dantelli kilotlarından birini giyerek yatak odasına girmem gerektiğini, yatak odasına girdiğim zaman benden adamın sikini öpmemi isteyeceğini, daha sonra benden adamın sikini ağzıma alıp onu iyice sertleştirmemi isteyeceğini, sonrada adamın sikini tutup karımım amına kendi ellerimle yerleştirmem gerekeceğini ve onlar sikişirken bana adamın taşaklarını yalatacağını, her ikisi de tatmin olduktan sonra bana hem amını hem de adamın sikini yalayarak temizleteceğini anlattı. Eşim bunları anlatırken ben onun amını yalıyor bir yandan kendimle oynuyor ve arada sikimi karımın ayaklarına sürttürüyordum. Adamın sikini ağzımla temizleyeceğimi söylediği kısımda kendimi daha fazla tutamayarak karımın ayaklarına boşaldım. Karım, “Sevigilimin sikini ağzına alma düşüncesi, sevgili godoşumu etkiledi galiba” diyerek boşaldığım ayağını ağzıma uzattı ve bana ayağındaki menileri yalatırken eliyle kendini tatmin etti.

Bir keresinde bana kendini saatlerce yalatmış ve dilim yorgunluktan halsiz kalmıştı. Ellerim arkadan kelepçelenmiş olduğu için kendimle oynayamıyor ama doyuma ulaşmak için sabırsızlanıyordum. Eşimin bir kez daha gelmek istediğini biliyordum ama yorgunluktan dilimi onun istediği gibi kullanamıyordum. Eşim doğrularak yüzüme yaklaştı ve “Sevgili godoş kocam yoruldu galiba” dedi. Yorulduğumu ve boşalmak istediğimi söyledim. Ellerimi çözdü. Ben de hemen elimi sikime atarak masturbasyon yapmaya başladım. “Henüz değil, acele etme” dedi. Çaresizce elimi sikimden çektim. Yüzüme hafif bir tokat attı ve “Ne zaman geleceğine ben karar veririm anlaşıldı mı?” dedi. Bana ilk kez tokat atıyordu. Çok hoşuma gitmişti ama çok da utanmıştım. Yüzüne bakamıyordum. Eşim çenemin altından tutarak yüzümü yüzüne doğru yaklaştırdı ve birden suratıma tükürdü. Bunu da ilk kez yapıyordu. Aşırı tahrik olmuştum. Kendimi tutacak halde değildim. İnleyerek “Lütfen” diye yalvardım. Bir tokat daha attı ve arkasından tekrar yüzüme tükürdü. Sikim taş gibi olmuş, patlamak üzereydim. Eşim de bunu sezmişti, ancak oyunu devam ettirmek istiyordu. “Boşalmana bir şartla izin veririm” dedi. Dayanacak gücüm kalmamıştı. Her türlü şartını kabul edeceğimi söyledim. “Aferim godoşum, ben de bunu duymak istiyordum” dedi ve devam etti, “Bir dahaki sefere sevgilimi eve getirdiğimde senden bir babydoll giymeni istiyorum” dedi. “Daha sonra onun önünde diz çöküp onun sikini ağzına alıp kaldıracaksın” dedi. Konuşacak halim kalmamıştı. Tamam demek istedim ama ağzımdan sadece bir inilti çıktı. Eşim bir tokat daha attı. “Hep beraber yatak odasına geçeceğiz, ancak bu sefer yatağa uzanan ben değil sen olacaksın” diye devam etti. Ne demek istediğini anlamamıştım. “Anlamadın mı? Sevgilimin altına yatacaksın” dedi. İtiraz eder gibi yüzüne baktım. Sesim soluğum kesilmişti. Bir şey söyleyemedim. “Sevgilimin altına yatacaksın ve onun sikini içine alacaksın. Anlaşıldı mı?” dedi. Cevap verememiştim. Bu sefer daha sert bir tokat daha attı, sonra da sikimle oynamaya başlarken “Anlaşıldı mı?” diye tekrar sordu. Ağzımı açamadan boşaldım. Yere yığılıp kalmıştım. Eşimse kahkahayı basmış “Sevgili kocacığım godoşluktan ibneliğe terfi etti diyerek gülüyordu”.

Eşimin fantezilerimiz konusunda kendisini giderek daha rahat hissettiğini farkediyordum. Eskisine göre daha seksi giyinmeye ve kendine daha çok özen göstermeye başlamıştı. Biribirimize daha çok yaklaşmış ve evliliğimiz her zamankinden daha keyifli olmaya başlamıştı. Ben fantezimin tadını çıkarıyordum, eşim de yeni farkettiği dişiliğinin tadını çıkarıyordu.

Bir gün sex sırasında, işi ile ilgili olarak zaman zaman görüştüğü Mark isminde birinin onunla flört ettiğini ve bir akşam eşimi yemeğe davet ettiğini söyledi. Beni tahrik etmek için zaman zaman bu tür hikayeler anlatırdı. Önce yine böyle bir hikaye anlattığını zannettim. Ancak eşim bu sefer gerçek olduğunu söyledi. Adamla aralarında geçen konuşmaları bana anlatırken, bir yandan da sikimle oynuyordu. Adamın hoş biri olduğunu, bir gün fantezimizi gerçekleştireceksek onun iyi bir aday olduğunu düşündüğünü söyledi. Eşim bunları anlatırken ben orgazmın sınırına gelmiştim. Eşim de bunu farketti ve bana “Şimdi ona kadar sayacağım. Eğer kendimi Mark’a siktirmemi istiyorsan, on demeden önce boşalacaksın” dedi. Daha beş demeden, ben sarsılarak boşalınca eşim şuh bir kahkaha atarak “Merak etme sevgilim, yakında sana boynuzlarını takacağım” dedi. O gece biribirimize her zamankinden daha sıkı sarılarak uyuduk.

O geceden sonraki sevişmelerimizde Mark’ın adını kullanmaya başladık. Eşim, benim onun çıplak vücudunu seyrederek masturbasyon yapmamdan çok hoşlanırdı ve benim masturbasyon yapmamı seyrederken bir yandan kendiyle oynar, bir yandan da ikimizi de tahrik eden fanteziler anlatırdı. Daha önceleri bu fantezilerde isim kullanmazdı, ama artık bir isim vardı. Mark ile neler yapacaklarını anlatarak ikimizi de orgazmın doruklarına ulaştıyordu. Önceleri bu fantezimizi gerçekleştirme konusunda eşimin tereddütleri olsa da, fantezinin bizi biribirimize ne kadar yaklaştırdığını farketmesiyle beraber, doğru zamanda bunu gerçekleştirmemiz konusunda bir tereddütü kalmamıştı. Önceleri benim isteğim üzerine bana domine ederken, artık kendisi de bundan zevk almaya başlamıştı. İstediği zaman istediği erkekle yatabileceği düşüncesi, buna karşı benim ona sadık kalmam ve o istemediği sürece hiç bir kadına yaklaşamayacağımı bilmesi hoşuna gitmeye başlamıştı. Bir gün bana bir iş toplantısı sırasında çekilmiş bir fotografı gösterirken, işte bu da sana boynuz takacağım adam diyerek kahkahayı bastı. Eşim ve ben kırklı yaşlarımızdaydık. Mark ise otuzlu yaşlarında oldukça yakışıklı bir adamdı. Mark konusunda ne düşündüğümü sorduğunda hiç tereddüt etmeden iyi bir aday olduğunu söyledim. Eşim “Madem sen de benimle aynı düşünüyorsun, sanırım artık onun yemek davetine evet dememin zamanı geldi. Ne dersin?” diye sordu. “Kesinlikle sana katılıyorum” dedim ve eşime Mark konusunda istediği kadar ileri gidebileceğini söyledim. Eşim de “Bu sözünü unutma” diyerek gülümsedi. Bundan yaklaşık bir hafta sonra akşam yemeğimizi yerken, eşim sana bir müjde vereceğim diyerek, Mark ile konuştuğunu ve bir sonraki akşam yemeğe çıkmayı kararlaştırdıklarını söyledi. Bir anda karnıma yumruk yemiş gibi oldum. Eşim de bunu farketmişti. “Senin istediğini zannediyordum. Özür dilerim. Yarın onu arayıp yemeği iptal edeceğim” dedi. Bir yandan kıskanmış olmama rağmen, diğer yandan çok tahrik olmuştum. Ona “Hayır, sakın iptal etme” dedim. Eşim kalkıp yanıma geldi ve bana sarıldı. “Emin misin?” diye sordu. Ben de önüme bakmasını söyledim. Eşim elini bacaklarımın arasına atınca taş gibi kesilmiş olan sikimi hissetti. “Hımm anlaşıldı” diyerek muzurca gülümsedi ve ateşli bir öpücük verdi. “Ancak, çok heveslenme. Bu bir tanışma yemeği. Her şey yolunda giderse, ona fantezimizden bahsedeceğim, ama o ne düşünecek henüz bilmiyoruz” dedi. Eşim haklıydı. Benim varlığım Mark’ı rahatsız edebilirdi. Bu durum karşısında eşime, isterse fantezimizden ve benden bahsetmeden onunla birlikte olabileceğini, sonrasında eve gelip olanları bana anlatabileceğini söyledim. Eşim bu fikirin hoşuna gitmediğini ve fantezimizi birlikte gerçekleştirirsek keyifli olacağını düşündüğünü söyledi. Aslında tam da duymak istediğim buydu. Ertesi gün eşim sabah işe gitmek üzere hazırlanırken ben de sertleşmiş sikimle onun hazırlanışını seyrettim. O gün işe her zamankinden daha şık ve seksi bir kıyafetle gitti. Gün boyunca bir kaç kez beni telefonla arayarak akşam eve geç geleceğini, Mark ile yemeğe çıkacaklarını hatırlatmayı ihmal etmedi. Her seferinde inanılmaz derecede tahrik oldum. İş yerinde tuvalete gidip masturbasyon yapmamak için kendimi zor tuttum.

İş çıkışı eve gidip bir şeyler atıştırdıktan sonra karımın yemekten dönmesini beklemeye başladım. Saatler geçmek bilmiyordu. Sonunda dayanmayarak cep telefonundan karıma mesaj attım. Karım “Mark ile yemekteyiz” diye kısa bir mesajla karşılık verdi. Saat 23:00 civarında karım beni aradı. Eve doğru dönmekte olduğunu söyledi. Sesinden çakırkeyf olduğu anlaşılıyordu. Onu sabırsızlıkla beklediğimi söyledim. Bir yandan da hayal kırıklığına uğramıştım. Anlaşılan Mark durumu kabullenmemişti. Karım bir müddet sessiz kaldıktan sonra “Ha bir de unutmadan, bir misafirimiz var” dedi. Nutkum tutuldu, ne diyeceğimi bilemedim. Kalbim hızla çarpmaya başlanmıştı. Sadece “Tabii o da buyursun” diyebildim. Kapının zili çaldığında heyecandan elim titriyordu. Hep birlikte içkilerimizi alıp oturma odamıza geçtik. Havadan sudan konuşmaya başladık. Mark gayet kibar ve hoşsohbet bir adamdı. Bir ara karım mutfağa gitti ve biraz sonra bana seslendi. Mutfağa gittiğimde bana sarılıp dudaklarımdan öpmeye başladı. Elini önüme attı ve “Nasıl hayatından memnun musun?” diye sordu. Gayet memnun olduğumu söyledim. “Pek sertleşmemişsin. Seni daha çok memnun etmemi ister misin?” diye sordu. Bunu duyunca sikim karımın elleri altında sertleşmeye başladı. Bunu farkeden karım muzurca gülümsedi ve beni tekrar öpmeye başladı. Dudaklarımız ayrıldıktan sonra, onu öperken farklı bir şey hissedip hissetmediğimi sordu. Hissetmediğimi söyledim. Yolda Mark’a oral sex yaptığını söyleyince sikim taş gibi oldu. Karım bir kez daha dudaklarımdan öperken “Fantezimizi yaşamaya hazır mısın?” diye sordu. Sadece başımı sallayabildim. Bana Mark’a fantezimizden bahsettiğini, Mark’ın da durumdan gayet memnun olduğunu söyledi. “Hadi sen misafirimizle biraz sohbet et, ben kendimi hazırlayıp geleceğim” diyerek yatak odasına gitti. Biz Mark ile sohbete devam ederken karım salona geldi. Üzerine şeffaf denilebilecek siyah kısa bir elbise giymişti altına da yüksek topuklu siyah bir ayakkabı giymişti. İçinde sütyen yoktu. Göğüs uçları belli oluyordu. Gidip Mark’ın yanına oturdu. Elbisesi o kadar kısaydıki, oturduğu zaman nerdeyse kilodu görünüyordu. Karım alkolün de etkisiyle oldukça rahat davranıyordu. Elini Mark’ın önüne atıp, pantolonunun üzerinden onun siki ile oynamaya başladı. Kalbim yerinden fırlayacak gibiydi. Sikim taş gibi olmuş, kilodumun ıslanmaya başladığını hissediyordum. Mark da boş durmuyordu. Bir kolunu karımın omuzuna atmış, bir yandan onun boynunu öpüyor, diğer eliyle ise göğüslerinden birini okşuyordu. Karımın tahrik olmaya başladığı her halinden belliydi. Bir müddet sonra Mark’ın fermuarını açarak elini içeri soktu. Mark’ın sikine ulaştığı zaman, Mark’tan derin bir inilti geldiğini duydum. Mark kemerini açıp pantolonunu ve boxerını çıkardı. Siki taş gibi olmuştu. Karım Mark’ın sikiyle oynarken bir yandan da bana bakıp gülümsüyordu. Ben ise farkında olmadan elimi önüme atmış kendimle oynamaya başlamıştım. Daha sonra karım elbisesini üstünden çıkardı. Sütyen giymediği için sadece dantelli siyah kilodu ile kalmıştı. Eğilerek Mark’ın sikine öpücükler kondurmaya başladı. Mark’ı ağzına aldığı sırada gözlerimin içine gülümseyerek bakıyordu. Elimi sikimden çekmek zorunda kaldım. Yoksa oracıkta boşalacaktım. Biraz sonra karım ayağa kalkarak, Mark’ın elinden tuttu ve onu yatak odasına doğru götürmeye başladı. Yanımdan geçerken eğilerek dudağıma bir öpücük kondurdu. Dudağı Mark’ın sıvısı ile ıslanmıştı. Karım bunu farkettiğimi görerek haince sırıttı ve kulağıma eğilerek “Seni seviyorum” dedi. Mark’la elele yatak odasına doğru giderken bana dönerek “Hadi gel bakalım godoşum, hep birlikte senin boynuzlarını takalım” derken gülümsüyordu.

Onların arkasından yatak odasına girdim. Karım soyunmamı söyledi ve dolaptan çıkardığı siyah dantelli kilodunu “Bunu giy” diyerek bana verdi. Karımın kilodunu giyerken, Mark bana bakıp gülümsüyordu. Utancımdan yüzüm kıpkırmızı olmuştu. Ama diğer yandan bu şekilde aşağılanmaktan da sikim taş gibi kesilmiş ve sırılsıklamdı. Karım ve Mark ayakta biribirilerini okşuyorlar, ben de onları seyredip kendimle oynuyordum. Bir ara karım Mark’ın kulağına bir şey fısıldadı. Mark kafasını evet anlamında salladı, karım ise ona “Emin misin?” diye sordu. “Eminim, bununla ilgili bir probelemim yok” diye cevap verdi. Neden bahsettiklerini çok merak ettim. Karım Mark’ın önünde diz çökerek onun sikini ağzına aldı ve iştahla yalamaya başladı. Bir yandan da bana bakıyordu. Daha sonra bana parmağı ile işaret ederek yanına çağırdı. Yanına gidince dizlerimin üzerine çökmemi söyledi. Mark’ın sikini eliyle bana doğrultarak “Hadi öp onu” dedi. Mark’ın siki de taşakları da benimkinden biraz daha iriydi. Önümde kocaman aleti görünce bir an ne yapacağımı bilemedim. Tereddüt ettiğimi gören karım eliyle başımın arkasına hafifçe bastırarak kafamı onun sikine doğru ittirdi. “Hadi canım bunu görmeyi çok istiyorum. Karını düzecek sike güzel bir öpücük ver” dedi. Çekingence öptüm. Karım “Seni godoş yapacak adam daha fazlasını hakkediyor, hadi kocacım korkmadan güzelce öp onu. Onu öpmekten hoşlandığını göster bize” dedi. Karımın sözleri beni çok tahrik etmişti. Karım bir yandan da sikimle oynamaya başladı. Çekingenliğimi atarak daha istekli öpmeye başlayınca “Aferin sevgilim, çok güzel, böyle işte” diyerek beni daha da teşvik ediyordu. Karım bir eliyle Mark’ın sikini dudaklarıma sürttürüyor diğer eliyle de benim sikimle oynuyordu. Ben de dudaklarıma değen siki öpüyordum. Karım bir süre sonra tekrar başımı sike doğru biraz daha ittirerek “Hadi aç ağzını sevgilim” diye fısıldadı. İtiraz edecek çizgiyi çoktan geçmiştim. Ağzımı açmamla birlikte, karım kafamı sike doğru yavaşça bastırmaya başladı. Bir yandan “Hadi al ağzına, yala onu. Sevgilimin sikini hazırla bana. Güzelce em onu” diye teşvik ediyordu. Karım giderek kafamı daha fazla ittiriyordu. Mark’ın siki ağzımın derinliklerini zorluyordu. Mark da tahrik olmuş, sikini ağzıma yavaş yavaş sokup çıkarmaya başlamıştı. Karım “Aferin sana. Sevgilimin sik yalayıcısı oldun godoşum” dedi. Mark’ın siki ağzımda taş gibi olmuştu. Karım ayağa kalktı ve Mark’ı elinden tutarak yatağa sürükledi. Kendini yatağa sırt üstü bıraktı. Daha sonra beni yanına çağırarak “Hadi kilodumu çıkarıver” dedi. Kilodunu çıkardıktan sonra, “Canım Mark’ın kondomunu takıver lütfen” dedi. Yatağın başucundaki dolaptan bir kondom alarak söyleneni itirazsız yaptım. Karım daha sonra Mark’ı üstüne doğru çekti, benim elimi tutarak Mark’ın sikine götürdü ve bana “Hadi yerleştir onu içime” dedi. Mark’ın koca sikini karımın amının ağzına bir kaç kez sürttürdüm. Mark biraz iteleyince, sırılsıklam olan karımın amına rahatça girdi. Karımdan derin bir “Ohhhhh” sesi çıktı. Karımın aşırı derecede tahrik olduğu her halinden belliydi. Gözlerini kapatmış Mark’ın darbeleriyle inliyordu. Mark karıma sokup çıkarmaya başlar başlamaz karım orgazma ulaştı. Mark temposunu hızlandırarak karımı sikmeye devam etti. Ben de karımın boynunu öpüyor ve memlerini okşuyordum. Karım bir ara kulağıma “Seni seviyorum” diye fısıldadı. “Ben de seni” diyerek onu daha bir iştahla öpmeye başladım. Mark giderek hızlanmıştı. Karım tekrar inlemeye başlamış, Mark’ın altında zevkten kıvranıyordu. Karım bir kez daha geldi. Mark’da inlemeye başlamış orgazmın eşiğine gelmişti. Karım ona durmasını söyledi ve yavaşça iteleyerek altından kalktı, yatağın kenarına oturdu ve Mark’a da yanına gelmesini söyledi. Bana Mark’ın bacaklarının arasında diz çökmemi söyledi. Başıma geleceği anlamıştım. Bir yandan bunun olmasını istiyordum, diğer yandan da utançtan kıpkırmızı kesilmiştim. Sonunda şehvet duyguları galip geldi. Mark’ın dizlerinin arasına çöktüm, karım saçlarımdan tutarak kafamı Mark’ın sikine doğru yaklaştırdı. Kondomu çıkararak sikini ağzıma almamı söyledi. Mark’ın siki tekrar ağzıma girince karım onun taşaklarıyla oynamaya başladı. Bir müddet sonra karım Mark’ın sikini ağzımdan çıkardı ve onunla eliyle oynamaya başladı. Bir yandan Mark’a masturbasyon yapıyor bir yandan da taşaklarını okşuyordu. Aradan çok geçmeden Mark boşalacağını söyledi. Karım da “Kocamın ağzına boşalt menilerini” diye fısıldadı ve bana bakıp “Hadi aç ağzını” dedi. Geri dönüş yoktu. Çaresizce ağzımı açtım. Mark o sırada ayağa kaltı ve sikini ağzıma yaklaştırarak masturbasyon yapmaya başladı. Çok geçmeden inlemeye başladı. İlk fışkıran meniler ağızıma girdi. Daha sonra salvo halinde beş altı kez fışkırttı. Bütün yüzüm meniye bulanmıştı. Karımın bu arada kendiyle oynadığını ve bir kez daha boşaldığını farkettim. Karımın bana bakıp, adeta “Gördün mü sana neler yaptırdım” dercesine haince gülümseyerek bakan gözlerini görmemle birlikte daha fazla dayanamadım. Boşalmam için sikimi üç dört kez sıvazlamam yetti. Daha önce bu kadar kuvvetli bir şekilde boşaldığımı hatırlamıyorum.

Mark gittikten sonra karıma fantezimi gerçekleştirdiği için teşekkür ettim ve onu ne kadar çok sevdiğimi söyledim. O da beni çok sevdiğini, ancak Mark’la yatmanın da çok hoşuna gittiğini ve bunu bir müddet daha devam ettirmek istediğini söyledi. Ona “Ya ben devam etmeni istemezsem?” diye sorduğumda, yine dudaklarında o muzur gülümseme belirdi ve “Sen benim kölemsin unuttun mu, bu konuda söz hakkın yok” dedi. İkimiz de kahkahalarla gülerek birbirimize sarıldık. Pandora’nın kutusu açılmıştı…

Categories: Uncategorized
adıyaman escort